event-thumb

Türkiye’de 1991 yılından itibaren zorunlu olan Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliği kapsamında, geri dönüşüm çalışmaları başlamıştır. 20 yılı aşkın süregelen geri dönüşüm çalışmaları, artarak devam etmektedir. Dünyanın tüketim alışkanlıkları düşünüldüğünde ‘kullan-at’ düşüncesinin kırılmaya uğrayarak ‘kullan-geri dönüştür-yeniden kullan’ şeklinde değişim gösterdiği görülmektedir. Geri dönüşüm çalışmaları ile ‘kullan-at’ alışkanlığının en çok uygulandığı malzeme olan plastik için durum gelişme kaydetmektedir. Her sene 1 milyon ton plastik atığı geri dönüştürülmektedir. Bu istatistiksel bilgiye dayanarak geri dönüştürülen bir ton plastiğin, 14 bin kwh enerji tasarrufuna tekabül ettiği görülmektedir. Doğada binlerce yıl yok olmadan var olan plastiklerin yüksek oranlarda geri dönüştürülmesi doğal kaynaklarımızı koruyabilme konusunda yardımcı olmaktadır. Türkiye’de Geri Dönüşüm Nasıl Yapılır? Çeşitli malzeme atıklarının ayrıştırılmış kategorilerdeki kutularda toplanarak renklerine göre ayrılıp geri dönüştürülmektedir. Cam, plastik, kağıt, alüminyum, plastik, piller, demir, organik atıklar gibi pek çok farklı malzeme ayrıştırılarak geri dönüştürülebilmektedir. Bu maddeler özelliklerine göre farklı şekillerde geri dönüştürülmektedir. Türkiye’de Yapılan Geri Dönüşüm Projeleri Türkiye’de geri dönüşüm oranı, tüm atık malzemelerin geri dönüşümünde yüzde 22,4’tür. Bu oran Türkiye’de yapılan geri dönüşüm projeleri ile yükselmeye devam etmektedir. Örneğin; birkaç yıl önce başlatılan Sıfır Atık Projesi, doğayı korumak ve gelecek nesillere temiz bir doğa bırakmak için bilinçli bir topluma atılan adım niteliğindedir. Sıfır Atık Projesi, atık maddelerin geri kazanımı ve üretilen yeni ürünlerde ham madde olarak yeniden kullanımı ile hem enerji hem de ham madde ihtiyacı açısından tasarruf sağlamaktadır. Doğal kaynakların bitme ihtimalini göz önünde bulundurarak verimli kullanmaya ve geri dönüştürmeye özen gösterilmesi gerekmektedir. Buna bağlı olarak ülkemizde gelişen sıfır atık çalışmalarının önemi gittikçe daha iyi anlaşılmaktadır. Hangi Atıklar Geri Dönüştürülür? Türkiye’de her yıl artmaya devam eden geri dönüşüm çalışmaları, atıkların piyasaya geri kazandırılmasında etkili rol oynamaktadır. Buna bağlı olarak birçok farklı malzeme atığı geri dönüşüm sürecine dahil olmaktadır. Geri dönüştürülebilen atıkları aşağıdaki gibidir; • Ambalaj atıkları • Tek kullanımlık malzeme atıkları • Hayvansal ve bitkisel atıkları • Karton malzeme atıkları • Tıbbi atıklar • Cam atıklar • Metal atıklar • Maden atıklar

event-thumb

Geri dönüşüm; kullanım dışı kalan geri dönüştürülebilir atık malzemelerin geri dönüşüm süreciyle işlenerek üretim sürecine dahil edilmesi olarak tanımlanır. Çağımızın en önemli problemlerinden biri olan çevre kirliliğinin azaltılmasında önemli bir rol oynayan geri dönüşüm yaşanabilir bir dünya ve ekolojik dengenin korunması açısından oldukça önemlidir. Dünya genelinde nüfus artışı ve sanayileşme beraberinde atık problemlerini getirmektedir. Özellikle plastik atıklar doğaya en çok zararı veren atık türleridir. Hurda plastik atıklar doğada binlerce yılda kaybolabilmektedir. Plastik atıklar dünyanın ekolojik dengesinde önemli tahribata sebep olmaktadır. Plastiklerin geri dönüşümü çevrenin korunması açısından gereklidir. Plastik Geri Dönüşümü Neden Önemlidir? Dünya genelinde her yıl yaklaşık 300 milyon ton plastik üretimi söz konusudur. Bu plastiklerin büyük çoğunluğu doğaya ve denize salınmaktadır. Doğaya salınmış olan plastik malzeme çözünmeden bin yıl kadar durabilir. Atıkların doğayı tahrip etmemesi için geri dönüştürülebilir durumda olanların geri dönüştürülmesi son derece önemlidir. Atıkların çevreye verdiği zararlar hava kirliliği, küresel ısınma, bitki örtüsünün hasar görmesi, yangın ve patlamalar, yer altı suyu kirliliği olarak karşımıza çıkmaktadır. Geri dönüşüm sürecinde değerlendirilebilen atıkların çeşitli fiziksel ve kimyasal işlemler aracılığıyla dönüştürülerek üretime dahil edilmesi doğanın zarar görmemesi açısından gereklidir. Geri dönüştürülebilir maddeler; plastik, hurda plastik, kâğıt, alüminyum, cam, piller, varil, motor yağı, beton, organik atıklar, elektronik atıklar ve akümülatörler olarak sıralanabilir. Örneğin: kağıtlar, plastik şişeler geri dönüşüm sürecine dahil edilerek tekrar kullanıma hazır hale getirilebilir. Atıkları çevreye atmak yerine geri dönüşüme dahil etmek hem çevre hem de enerji açısından faydalıdır. Evsel atıklar, fabrika atıkları, hastane atıkları ayrıştırılarak geri dönüşüme gönderilebilir. Doğal Kaynaklarımız Korunur Bilinçli bir biçimde doğanın korunması mümkündür. Dünya nüfusunun hızlı artışı ve tüketim alışkanlığının değişmesi doğal kaynaklarımızın azalmasına sebep olmaktadır. Geri dönüşüm ile doğal kaynaklar korunabilir. Atık Miktarı Azalır Geri dönüşüm süreciyle birlikte çöpe giden atık miktarı azalmış olur. Bu atıkların taşınması ve depolanması için daha az oranda alan kullanılmış olur. Enerji Tasarrufu Sağlar Geri dönüşüm malzeme üretiminde endüstriyel işlem sayısının azaltılmasını sağlar. Geri dönüşüm esnasında yapılan işlemler, malzemenin üretim sürecine göre daha azdır. Bu durum da enerji tasarrufu sağlanmasına neden olur. Gelecek İçin Önemli Bir Yatırımdır Doğal kaynakların verimli bir şekilde kullanılması gelecek nesillerin zorluk yaşamaması için oldukça önemlidir. Doğal kaynakların tasarruflu kullanımı gelecek için bir yatırımdır.

event-thumb

Kullanım süresi dolmuş ya da kullanım dışı kalmış ürünlerin, malzemelerin çeşitli süreçler neticesinde geri dönüştürülmesi ve üretim süreçlerinde yeniden ham madde haline getirilmesi gerekir. Böylelikle tüketim maddeleri yeniden kullanılabilir hale getirilebilir. Bu sayede de ham madde ihtiyacında büyük bir düşüş yaşanır. Bunun bir getirisi olarak da doğanın dengesi korunabilir, doğaya verilen zarar azaltılır. Aynı zamanda da ekonomik olarak bir para tasarrufu elde edilebilir. Tehlikesiz Atıklar Nelerdir? Tehlikesiz atıklar genel anlamda kişilerin gündelik hayatlarında kullandıkları ürünlerden artan ve çevreye çok ciddi zararları bulunmayan atıklar olarak ifade edilebilir. Bu atıklar genellikle geri dönüştürülerek kar elde edilen, çevrenin, ekonominin ve sağlığın korunması noktasında büyük rol oynayan ürünlerdir. Tehlikesiz atıklar, geri dönüştürüldüğünde elde edilen ham maddeler ise pek çok ürünün yeniden daha az zarar, daha az para ve daha az enerji kullanılarak üretilmesine olanak tanır. Bu bakımdan da tehlikesiz atıkların geri dönüştürülmesi ya da diğer bir ifade ile geri kazanılması çevrenin ve ekonominin korunabilmesi için çok önemli bir adım olarak değerlendirilebilir. Tehlikesiz Atık Geri Kazanım Tesislerindeki Prosesler Tehlikesiz atıklar genellikle birkaç adımdan meydana gelen ve geri dönüşüm süreçleri de birbirine benzer olan atıklardır. Bu bakımdan da aslında plastik atık olarak nitelendirilen plastik bidonlar, beyaz bidonlar, PE içerikli atıklar ve daha birçok atık kendi içlerinde de ayrıştırılarak sürece dahil edilir. Ancak her birine benzer işlemler uygulanır. Örneğin, ayrıştırılan tüm plastik atıklar ayrı ayrı kırma işlemine sokularak burada granül hale getirilmek adına plastik çapak haline getirilerek aynı işlemlerden geçirilirler. Metal hurdalar ise genellikle parçalayarak ya da boyutlarını küçülterek geri dönüştürülürler. Bu sayede hurdaların kalitesi, yoğunluğu arttırılır ve arındırılarak ham madde haline getirilir. Böylelikle de defalarca daha kullanılabilir bir hale gelir. Tehlikesiz Atıklar Tesisine Gelen Atıklar Tehlikesiz atıklar tesisleri genellikle pek çok atığın geri dönüştürüldüğü yerlerdir. Bu atıklar, IBC tanklar, sac variller, plastik bidonlar (mavi, beyaz…vb.), plastik kova, teneke atıkları, plastik çapaklar ve yongalar şeklinde ifade edilebilir.

event-thumb

Geri dönüşüm hem ekonomik hem de çevresel nedenlerden kaynaklı olarak çok önemli bir yere sahiptir. Tehlikeli atıkların geri dönüşüm süreçleri pek çok açıdan kritik öneme sahiptir. Çünkü, tehlikeli atıklar çevreye normal atıklara göre çok daha fazla zarar verir. Bu nedenle de tehlikeli atıkların geri dönüşümüne önem verilmesi doğanın geleceği içinde çok değerlidir. Tehlikeli Maddelerin Kalıntılarını İçeren ya da Tehlikeli Maddelerle Kontamine Olmuş Ambalaj Atıklarının Yönetmeliği kapsamında değerlendirilebilecek olan atıklar, 150110 kodlu geri kazanım başlığı altında değerlendirilebilir. Tehlikeli Atıkların Geri Dönüşüm Süreçleri Saydaş Plastik olarak her bir tehlikeli atıkların geri kazanım sürecinde tedarikçilerimiz ile ilgilenen ve kendi alanında uzman olan çevre mühendisi temsilcilerimiz vardır. Bu temsilciler aracılığıyla atıklarının biriktiğini ifade eden paydaşlarımız ile iletişime geçerek onlara özel bir programlama gerçekleştirilir. Bu program kapsamında da uygun ekipmanlar ve araçlar ile atıklar teslim alınır. Planlama kapsamında araçlar atık alımının gerçekleştirileceği firmalarda hazır olarak beklemektedir. Geri dönüşüme gönderilmek üzere hazır hale getirilmiş atıklar ise alanında uzman ve gerekli ekipmanlara sahip kişiler sayesinde uygun bir biçimde araçlara yerleştirilir. Yükleme işleminin ardından ise mutlaka Entegre Çevre Bilgi Sistemi (EÇBS) içerisinde yer Atık Yönetim Uygulaması (TABS/ MoTAT/ KDS) üzerinden açılmış olan Taşıma Talebi ile işlem gerçekleştirilir. Bu işlemlerin ardından ise Saydaş Plastik, atık işleme tesislerine getirilmiş olan atıklar uygun yöntemler dahilinde atık sahasına indirilir. Aynı zamanda da IBC Tank, sac variller, plastik bidonlar, teneke ve kova atıkları kendi içlerinde ayrıştırılarak depolanır. Böylelikle de her bir madde kendi içerisinde doğru şekilde ayrıştırılır. Tehlikeli Atıkların Geri Dönüştürülmesinin Faydaları Tehlikeli atıkların geri dönüştürülmesinin pek çok faydası vardır. Bu faydaların her biri ise ayrıca değinilmesi gereken ve kapsamlı olarak incelenmesi gereken noktalardır. Bu nedenle sizler için bu faydaları kısaca hazırladık. Ekonomik Fayda Geri dönüştürülen her bir ürün ekonomik olarak bir artı değer üretir. Çünkü, her bir maddenin geri dönüşümü, enerjiden hammadde ihtiyacına kadar pek çok kalemin kısılması ile elde edilebilir. Çevresel Fayda Geri dönüşüm çevreye atılan ve doğada kaybolmayan pek çok ürünün zarar vermeden yeniden üretilmesini sağladığı için çevreyi koruma noktasında da etkilidir.

event-thumb

Hem enerji hem de kaynak tasarrufu sağlayabilmek için geri dönüşüm oldukça önemlidir. Sürdürülebilir kaynaklar elde edebilmek ve gelecek nesillere temiz bir dünya bırakabilmek için geri dönüşüme özen gösterilmelidir. Tüketimi en aza indirerek malzemelerin yeniden kullanılabilir hale gelmesini sağlayan geri dönüşüm, sürdürülebilir bir dünyanın anahtarıdır. Peki geri dönüşüm nedir? Geri Dönüşüm Nedir? Geri dönüşüm, atıkların tekrar değerlendirilmesi ve kullanıma hazır hale getirilmesidir. Çeşitli işlemler ile ihtiyaçlar dahilinde, üretim gelişimi kapsamına alınan atıkların geri dönüşümünün sağlanmasıdır. Enerji tasarrufu yapabilmek için atıkların ham madde olarak kullanılması, geri kazanımdır. Hammaddenin en baştan imal edilme çalışmaları hem enerji hem de kaynak açısından oldukça kayba sebebiyet verir. Ham maddenin geri dönüştürülerek elde edilmesi ise enerji ve kaynak tasarrufu açısından oldukça önemlidir. Enerji tasarrufunun yanı sıra çevre kirliliğinin önlenebilmesini sağlayan pek çok geri dönüşüm tesisi, çöp miktarını en aza indirir ve kaynakları korur. Çevre ve Atık Yönetimi Dünyadaki atık miktarı her geçen gün artmaktadır. Gelecek nesillerin sürdürülebilir bir dünyaya sahip olması konusunda özen gösterilmesi gereken atıklar ve geri dönüşüm, birbiri ile bağlantılı detaylar arasındadır. Cam geri dönüşüm, pet geri dönüşüm, plastik geri dönüşüm ve daha birçok ham maddenin geri dönüşümü; tasarruf eden, kendini yenileyen ve sürdüren bir dünya ve sağlıklı bir yaşam için önemlidir. Ekonomik, sosyal ve en önemlisi çevresel etkiler ile artan çöp miktarını, olumsuz sonuçlarla karşılaşmamak adına azaltmak gerekir. Bu sebeple hammaddeyi üretime geri kazandırmak için, gündeme getirilmesi gereken konular arasında yer alan geri dönüşümden faydalanmak gerekir. Global sistemin önemli bir parçası olan çevre ve atık yönetimi, çevresel denge oluşturmak ve kaynakları sürdürülebilir hale getirmek için yapılan birçok çalışmayı kapsar. Bu bağlamda atık yönetme çalışmalarının başlangıç noktası, atıkların azaltılması ya da önlenmesi olarak değerlendirilir. Tekrar kullanılabilen ve enerji tasarrufu sağlayan atık çöplerin geri kazanılması ve yeniden kullanılamayacak olan atıkların bertaraf edilmesi yönünde çalışmalar yapmak, atık yönetiminin önemli parçalarından biridir. Atık çöplerin ortaya çıkma evresinde bertaraf edilerek hem maliyet hem de enerji bakımından kolaylık sağlayan projelerin yürütülmesi, sürdürülebilir dünya için değer kazanır. Örneğin; sıfır atık projesinin rutin yaşamda uygulanması hem değerli kaynaklar hem de gelecek için oldukça önemlidir. Bu konuda pek çok örnek bulunur. Yenilerek üretime kazandırılan ve yüksek ısılarda eritilerek ham madde haline getirilen cam geri dönüşüm örneği olarak içecek şişeleri, bardaklar, araba camları verilebilir. Bununla birlikte birçok önemli unsur konusunda tasarruf etmenin, günlük yaşamdaki bireylerin düzenli geri dönüşüm çalışmaları gerçekleştirmesi de geri kazanımlar açısından üzerinde durulması gereken konulardandır.

event-thumb

Geri dönüştürülebilir maddelerden olan plastik, gıdadan temizliğe kadar günlük olarak çok sık karşılaştığımız malzemeler arasında yer alır. Gıdaların ve içeceklerin, çeşitli temizlik ürünlerinin paketlenmesinde kullanılan plastik maddelerin geri dönüştürülmesi halinde plastiğin yapısında birtakım bozulmalar yaşanabilir. Peki; plastik kaç kez geri dönüştürülebilir, plastik geri dönüşüm aşamaları nelerdir, hangi plastikler geri dönüştürülebilir? Plastik geri dönüşüm tesislerinde geri dönüştürülerek yeniden kullanıma sunulan malzemelerdir. Plastik ambalajların geri dönüştürülmesi ve ham madde olarak yeniden kullanılması, doğal kaynak tüketimin azaltılması ve sürdürülebilirliğin sağlanması açısından son derece önemlidir. Plastik Malzemeler Kaç Kez Geri Dönüştürülebilir? Plastiklerde geri dönüştürülme işlemi ile malzemenin yapısında bozulmalar olabilir. Plastik malzemenin ham maddesinin kalitesine bağlı olarak plastikler yalnızca bir veya iki kez geri dönüştürülebilir. Doğal kaynak tüketiminin azaltılması için plastik ambalajların geri dönüştürülmesi ve hammadde olarak tekrar kullanımı, genellikle bir defa gerçekleşebilmektedir. Plastik Geri Dönüşüm Aşamaları Nelerdir? Geri dönüşüm, dünyanın daha yaşanabilir ve sürdürülebilir olması açısından oldukça önemli bir konudur. Günümüzde geri dönüşüm fabrikalarının ve tesislerinin artması, daha önce kullanılmış plastik gibi birçok malzemenin üretilerek yeniden kullanılmasına olanak sağlar. Son kullanıcıdan çıkan atık plastikler, sokaklarda bulunan geri dönüşüm kutularına atılmalıdır. Çöplerden veya geri dönüşüm kutularından toplanan atık plastikler, geri dönüşüm tesislerine götürülerek ayrıştırılmaktadır. Ayrıştırılan plastikler daha sonra parçalama ve yıkama işlemine alınır ve granül hale getirilerek yeniden kullanıma uygun hale getirilir. Daha sonra geri kazanılmış plastik ürünler, çeşitli biçimlerde yeniden tüketiciye sunulur. Hangi Plastikler Geri Dönüştürülebilir? Plastiklerin geri dönüşümü, geri dönüşüm fabrikalarında çeşitli işlemlerden geçirilerek yapılmaktadır. Günlük hayatımızda kullandığımız pek çok plastik malzeme, geri dönüştürülebilir özelliklere sahiptir. Ancak bazı plastikler ise geri dönüşüm için uygun olmayabilir. Bunun sebebi, söz konusu plastiğin yeterli kaliteye sahip olmaması olarak gösterilebilir. Meyve suyu ambalajları, su şişeleri, yiyecek ambalajları, şampuan şişeleri gibi plastik ürünler geri dönüşüm için uygundur. Bunların yanında çit, parmaklık, pencereler, sera örtüleri, su boruları, yalıtım malzemeleri gibi inşaat alanında kullanılan plastik malzemeler de geri dönüştürülebilir ürünler arasında yer alır.

event-thumb

Plastik granül, en genel tanımıyla farklı boyut ve şekillerde üretilen ham maddelerdir. Plastik granüller eritilerek kalıba döküldüğünde pratik bir biçimde şekil alır. Bu nedenle plastik granül hammadde, farklı sektörlerde tercih edilir. Plastiğin hammadde formu olan plastik granül, düşük maliyet ve kolay imal edilebilir olması sebebiyle günümüzde sıkça kullanılır. Endüstriyel alanda tercih edilen plastik granüller, içeriğinde bulunan maddeye göre çeşitlere ayrılır. Plastik granül çeşitleri, ambalaj sektöründen otomotiv sektörüne kadar birçok alanda tercih edilir. Atık plastikler, plastik granül haline getirilerek yeniden üretimde kullanılabilir. Plastik granül hammadde, çeşitli depolama ve saklama koşullarına uyum sağlaması sebebiyle avantajlıdır. Plastik Granül Nedir? Plastik granül, plastik malzemelerin üretiminde kullanılan küçük taneler halindeki hammadde formudur. Granül hammadde, termoplastik bir polimer çeşidi olarak karşımıza çıkar. Genellikle polimerlerden üretilen plastik granüller, düşük maliyetli olması sebebiyle birçok endüstriyel uygulamada kullanılır. Plastik granüller, çeşitli işlemler ile monomer propilenin polimer biçimine getirilmesiyle üretilir. Asit ve bazlara karşı dayanıklı olan plastik granül hammaddeler, kullanıldığı parçaların da dayanıklı olmasını sağlar. Bu nedenle otomotiv yedek parça sektöründe sıklıkla tercih edilmektedir. Ayrıca sürtünme katsayısının düşük olması sebebiyle elektrik yalıtımı alanında da üst düzey performans gösterir. Plastik Granül Hammadde Ne İşe Yarar? Plastik granül malzeme, plastik endüstrisi sektörünün hammaddesidir. Plastik endüstrisinde PE olarak adlandırılan propilen granül malzemeler, darbeye ve kimyasal solventlere yüksek mukavemet gösterir. Plastik granüller, yorulmaya karşı oldukça dayanıklı bir malzemedir. Plastik granüller, plastik ürünlerin özelliklerini belirlemek için tasarlanan ham maddelerdir. Farklı polimer türleri, farklı sıcaklıklarda ve basınçlarda farklı özelliklere sahip olabilir. Gelişen teknoloji sayesinde granüllerin boyutu, şekli ve bileşimi değiştirilerek, granül hammaddelerden elde edilen son ürünler farklı özelliklere sahip olabilir. Plastik granül dayanıklılık gösteren yapısı sebebiyle otomotiv sektöründe sıklıkla tercih edilir. Araba parçalarından günlük olarak kullandığımız gıdaların ambalajına kadar farklı endüstriyel ürünlerin üretilmesinde kullanılır. Plastik Granül Çeşitleri Nelerdir? Plastik granüller, farklı polimerlerden üretilir. Plastik granüllerinin renk, yapı ve biçim bakımından farklı özelliklere ve kullanım alanına sahiptir. Farklı sektörlerde sıklıkla tercih edilen plastik granül hammadde çeşitleri şöyle sıralanabilir: • Polietilen (PE) Granüller: PE granüller; düşük yoğunluklu, yüksek yoğunluklu (HDPE) veya lineer düşük yoğunluklu (LLDPE) olabilir. Ambalaj, tarım, inşaat, tekstil ve otomotiv endüstrilerinde kullanılırlar. • Polipropilen (PP) Granüller: PP granüller; yüksek sıcaklığa karşı dayanıklı yapısı ile öne çıkar. Polipropilen granüller, düşük yoğunluk ve kimyasal direnç özelliklerine de sahiptir. Ambalaj, tekstil, tıp ve otomotiv endüstrilerinde kullanılırlar. • Polivinil klorür (PVC) Granüller: Sert yapıya sahip olan PVC granüller, mukavemet ve kimyasal direnç özellikleri ile bilinir. Elektrik, inşaat, otomotiv ve tıp endüstrilerinde tercih edilir. • Polistiren (PS) granüller: PS granüller, sert ve şeffaf plastik granüllerdir. Gıda ambalajı, elektronik cihazlar, mobilya ve oyuncaklar gibi endüstrilerde kullanılır. • Polikarbonat (PC) Granüller: PC granüller; yüksek sıcaklık dayanımı, şeffaflık ve darbe dayanımı özellikleri öne çıkar. Genellikle otomotiv, elektronik, tıp ve spor malzemeleri endüstrilerinde tercih edilir. • Poliamid (PA) Granüller: Sert yapıları ile yüksek mukavemet gösteren PA granüller, sıcaklık dayanımı özelliği ile öne çıkar. Genellikle otomotiv, elektronik, tıp ve tekstil endüstrilerinde kullanılır. Plastik Granül Hammadde Nerelerde Kullanılır? Tek kullanımlık plastik ürünler, günümüzde çevreyi tehdit eden önemli bir unsurdur. Plastik bardaklar, çatallar, kaşıklar, tabaklar, pet şişeler, tek kullanımlık tıbbi aletler sadece bir kez kullanılmalarına rağmen doğaya bırakıldıklarında doğada yüzlerce yıldır çözünmez. Bu nedenle plastik geri dönüşümü doğanın geleceği için oldukça önemlidir. Plastik granül kullanım alanları bakımından çeşitlilik gösteren hammaddeler arasında yer alır. Plastik granüllerden elde edilen ürünler, düşük maliyetlidir. Bu sebeple plastik; oyuncak imalatında, otomotiv ve inşaat sektöründe, gıda ambalajlarında, elektronik yalıtımda, mutfak eşyalarında yaygın olarak kullanılır. Plastik geri dönüşüm tesislerinde tek kullanımlık ve uzun yıllar kullanılmış ancak artık kullanılamaz hale gelmiş plastik atıklar, tekrar kullanılmak üzere plastik granül haline getirilir. Granül hammadde haline getirilen plastik atıklar farklı endüstrilerdeki ürünlerin üretiminde kullanılabilir. Elektronik ve beyaz eşya sektörü de plastik granüllerin yaygın olarak kullanıldığı alanlardan biridir. Geri dönüştürülmüş plastiğin değer kazandığı bir diğer sektör de kuşkusuz otomotiv sektörüdür. Otomotiv sektöründe tercih edilen plastik ürünlerin üretimi sebebiyle plastik granül çeşitleri sıklıkla tercih edilir. Plastik Granül İmalatı Nasıl Yapılır? Plastik granül imalatı, genellikle geri dönüşüm tesislerinde gerçekleştirilir. Plastik granül üretimi, toplanan plastik atıkların tır ve kamyonlarla geri dönüşüm tesisine getirilmesi ile başlar. Geri dönüşüm hattına dökülen plastik atıklar; yıkama, ayrıştırma, kırılma, parçalama gibi işlemlerin ardından granül haline getirilir.

event-thumb

Kaynakların etkin bir şekilde kullanılmasını amaçlayan ve meydana gelen atık miktarının azaltılmasını ilke edinen plastik geri dönüşüm projeleri, son zamanlarda teknolojik gelişmelerin katkısı ile birlikte değişik alanlarda kendini göstermeye başlamıştır. Plastik geri dönüşüm projeleri hakkında bilgi edinmeden önce geri dönüşümün ne olduğu ile ilgili bilgilenmek gerekir. Çünkü geri dönüşümün tanımı ile beraber geri dönüşüm projelerinin kapsamı da kişilerin kafasında netleşir. Geri dönüşüm, tekrar değerlendirilebilme imkânı olan atıkların birçok işlemden geçirilerek imal edilme sürecine tekrar dahil edilmesidir. Bir diğer deyiş ile kullanılmalarının ardından atık olan malzemelerin pek çok fiziksel ve kimyasal işlemler uygulandıktan sonra ham madde olarak yeniden imalat süreçlerine kazandırılması geri dönüşümdür. Plastik atıkların ham maddesi petroldür. Geri dönüştürülmeyen plastik atıklar, doğal kaynakların tükenmesine yol açar. Dolayısıyla plastik atıkların geri dönüşüm ve geri kazanım işlemlerine önem verilmesi doğal kaynakların korunmasını sağlar. Dünyada her yıl 300 milyon ton plastik ve 500 milyar ile 1 trilyon arasında plastik poşet üretilir. Bu plastiklerin üretimi esnasında 200 ile 400 milyon varil petrol kullanımı söz konusudur. Plastik atıklar, tek kullanımlık olmaları için imal edilmesi sebebi ile neredeyse üretilen plastiğin yarısı çöp olur. Çöp olan bu plastiklerin önemli bir kısmı denizleri kirletir. Bir doğal katliamına yol açan bu plastik atıklar; hayvan, bitki ve denizlere zarar verir. Büyük bir çevre zararına neden olan bu plastikler hayvan, insan ve bitkiler için oldukça toksik özelliktedir. Her yıl 4 ile 5 trilyon plastik poşet atık olur. Her yıl bir milyar kuş ve memeli hayvan bu plastik atıkları sindirerek ölür. Bu nedenle plastik atıkların yeniden üretime kazandırılması ve bu yönde gerçekleştirilen geri dönüşüm projelerinin desteklenmesi gerekir. Print Your City – Plastik Atıklardan Kent Mobilyası The New Raw tasarım şirketi plastik atıkların tekrar değerlendirilmesi için daha önceden hiç görülmemiş bir çalışma başlatmıştır. İmza atılan bu çalışmaya dayanarak plastik atıklar, Rotterdam sokaklarının her bir yanında imal edilmiş banklara dönüştürülmüştür. Plastik atıklardan kent mobilyası yapma projesi, Rotterdam sokaklarında özgün bir tasarım ile bulunan bu bankları gün yüzüne çıkarmıştır. İnsanların oturmak ve rahat bir şekilde dinlenmek için kullandığı bu banklar %100 geri dönüştürülmüş plastikten imal edilmiştir. Plastic Road – Plastik Atıklardan Bisiklet Yolu Son zamanlarda gerçekleştirilen plastik atık değerlendirmesi çalışmaları arasında plastik atıklardan yapılan bisiklet yolu vardır. Umut verici bu proje, Amsterdam’da PlasticRoads projesidir. Asfalt yerine kullanılan plastik atıklar, bisiklet yoluna dönüştürülmüştür. 218 bin adet plastik bardak ve 500 bin adet plastik şişe kapaklarından geri dönüştürülen bir bisiklet yolu elde edilmiştir. Bu bisiklet yolu 30 metrelik bir parkur olmuştur. Bunun yanında plastikten dönüştürülen bisiklet yoluna üzerinden geçen bisiklet sayısı, günün sıcaklığını algılayan sensörler eklenmiştir. Çevre dostlarının ilgisini toplayan bu bisiklet yolu, aynı zamanda teknoloji severlerin de gönlünü çelmiştir. Platio – Güneş Paneli Döşeme Sistemleri Güneş paneli döşeme sistemi, Macaristan menşeili şirket Platio’nun tasarladığı geri dönüştürülmüş plastikten yapılmıştır. Depolanan güneş enerjisini elektrik enerjisine çevirerek banklarda oturanların cep telefonlarını şarj edebilecek özelliğe sahiptir. Şirketin yenilenebilir enerji kullanımının yanında üretimde geri dönüştürülen plastik kullanımı da çevreci bir politika yürüttüğünü belirtir. Platio, dizaynını gerçekleştirdiği güneş paneli döşeme sistemleri sayesinde şehirlerin geleceğini şekillendirme konusunda yardımcı bir oluşum olmuştur. Skyscraper (Gökdelen) – The Bruges Whale Belçika’nın Bruges şehrinde düzenlenen ve teması ‘Liquid City (Sıvı Şehir)’ olan Bruges Triennal 2018 kapsamında, okyanustan çıkarılan plastik atıklarla hemen hemen bir okyanus boyutunda balina heykeli inşa edilmiştir. Plastik atıklar, Atlantik ve Pasifik Okyanuslarından Brooklyn’li mimarlık ve tasarım stüdyosu StudioKCA, Hawaii Wildlife Fund ile yaptığı iş birliği ile toplanmıştır. “Plastik atıklar, okyanuslarda balinalardan daha fazla yüzüyor” açıklaması ile dikkat çeken StudioKCA, deniz kirliliği sorununa dikkat çekmiştir. Bu nedenle de okyanuslardan toplanan plastik atıklar ile balina heykeli yaptıklarına da dikkat çekmiş oluyor. Bu heykele Skyscraper (Gökdelen) – The Bruges Whale adı verilmiştir. Feel The Peel – Portakal Suyu Otomatı Tek kullanımlık karton ya da plastik bardakların kullanımını engellemek için geri dönüşüm modelinden yardım alarak sürdürülebilirliği ve inovatif yaklaşımı buluşturan Feel the Peel isimli portakal suyu otomatı, portakal suyu yapımı için kullanılan portakal kabuklarını geri dönüştürerek biyoplastik bardağa çevirmektedir. Tüketicilere portakal suyu biyoplastik bu bardak ile sunar. Feel the Peel, suyu sıkılan portakalların kabuklarını kurutup bunları 3D yazısı için filament çubukları dönüştürür. Portakal suyu otomatı içerisinde bulunan 3D yazıcı, filamentleri bardak olarak basar. Daha sonra sıktığı portakalların suyunu da geri dönüştürülen biyoplastikten yapılan bardaklarda tüketicilere sunar.

event-thumb

Kaynakların etkin bir şekilde kullanılmasını amaçlayan ve meydana gelen atık miktarının azaltılmasını ilke edinen plastik geri dönüşüm projeleri, son zamanlarda teknolojik gelişmelerin katkısı ile birlikte değişik alanlarda kendini göstermeye başlamıştır. Plastik geri dönüşüm projeleri hakkında bilgi edinmeden önce geri dönüşümün ne olduğu ile ilgili bilgilenmek gerekir. Çünkü geri dönüşümün tanımı ile beraber geri dönüşüm projelerinin kapsamı da kişilerin kafasında netleşir. Geri dönüşüm, tekrar değerlendirilebilme imkânı olan atıkların birçok işlemden geçirilerek imal edilme sürecine tekrar dahil edilmesidir. Bir diğer deyiş ile kullanılmalarının ardından atık olan malzemelerin pek çok fiziksel ve kimyasal işlemler uygulandıktan sonra ham madde olarak yeniden imalat süreçlerine kazandırılması geri dönüşümdür. Plastik atıkların ham maddesi petroldür. Geri dönüştürülmeyen plastik atıklar, doğal kaynakların tükenmesine yol açar. Dolayısıyla plastik atıkların geri dönüşüm ve geri kazanım işlemlerine önem verilmesi doğal kaynakların korunmasını sağlar. Dünyada her yıl 300 milyon ton plastik ve 500 milyar ile 1 trilyon arasında plastik poşet üretilir. Bu plastiklerin üretimi esnasında 200 ile 400 milyon varil petrol kullanımı söz konusudur. Plastik atıklar, tek kullanımlık olmaları için imal edilmesi sebebi ile neredeyse üretilen plastiğin yarısı çöp olur. Çöp olan bu plastiklerin önemli bir kısmı denizleri kirletir. Bir doğal katliamına yol açan bu plastik atıklar; hayvan, bitki ve denizlere zarar verir. Büyük bir çevre zararına neden olan bu plastikler hayvan, insan ve bitkiler için oldukça toksik özelliktedir. Her yıl 4 ile 5 trilyon plastik poşet atık olur. Her yıl bir milyar kuş ve memeli hayvan bu plastik atıkları sindirerek ölür. Bu nedenle plastik atıkların yeniden üretime kazandırılması ve bu yönde gerçekleştirilen geri dönüşüm projelerinin desteklenmesi gerekir. Print Your City – Plastik Atıklardan Kent Mobilyası The New Raw tasarım şirketi plastik atıkların tekrar değerlendirilmesi için daha önceden hiç görülmemiş bir çalışma başlatmıştır. İmza atılan bu çalışmaya dayanarak plastik atıklar, Rotterdam sokaklarının her bir yanında imal edilmiş banklara dönüştürülmüştür. Plastik atıklardan kent mobilyası yapma projesi, Rotterdam sokaklarında özgün bir tasarım ile bulunan bu bankları gün yüzüne çıkarmıştır. İnsanların oturmak ve rahat bir şekilde dinlenmek için kullandığı bu banklar %100 geri dönüştürülmüş plastikten imal edilmiştir. Plastic Road – Plastik Atıklardan Bisiklet Yolu Son zamanlarda gerçekleştirilen plastik atık değerlendirmesi çalışmaları arasında plastik atıklardan yapılan bisiklet yolu vardır. Umut verici bu proje, Amsterdam’da PlasticRoads projesidir. Asfalt yerine kullanılan plastik atıklar, bisiklet yoluna dönüştürülmüştür. 218 bin adet plastik bardak ve 500 bin adet plastik şişe kapaklarından geri dönüştürülen bir bisiklet yolu elde edilmiştir. Bu bisiklet yolu 30 metrelik bir parkur olmuştur. Bunun yanında plastikten dönüştürülen bisiklet yoluna üzerinden geçen bisiklet sayısı, günün sıcaklığını algılayan sensörler eklenmiştir. Çevre dostlarının ilgisini toplayan bu bisiklet yolu, aynı zamanda teknoloji severlerin de gönlünü çelmiştir. Platio – Güneş Paneli Döşeme Sistemleri Güneş paneli döşeme sistemi, Macaristan menşeili şirket Platio’nun tasarladığı geri dönüştürülmüş plastikten yapılmıştır. Depolanan güneş enerjisini elektrik enerjisine çevirerek banklarda oturanların cep telefonlarını şarj edebilecek özelliğe sahiptir. Şirketin yenilenebilir enerji kullanımının yanında üretimde geri dönüştürülen plastik kullanımı da çevreci bir politika yürüttüğünü belirtir. Platio, dizaynını gerçekleştirdiği güneş paneli döşeme sistemleri sayesinde şehirlerin geleceğini şekillendirme konusunda yardımcı bir oluşum olmuştur. Skyscraper (Gökdelen) – The Bruges Whale Belçika’nın Bruges şehrinde düzenlenen ve teması ‘Liquid City (Sıvı Şehir)’ olan Bruges Triennal 2018 kapsamında, okyanustan çıkarılan plastik atıklarla hemen hemen bir okyanus boyutunda balina heykeli inşa edilmiştir. Plastik atıklar, Atlantik ve Pasifik Okyanuslarından Brooklyn’li mimarlık ve tasarım stüdyosu StudioKCA, Hawaii Wildlife Fund ile yaptığı iş birliği ile toplanmıştır. “Plastik atıklar, okyanuslarda balinalardan daha fazla yüzüyor” açıklaması ile dikkat çeken StudioKCA, deniz kirliliği sorununa dikkat çekmiştir. Bu nedenle de okyanuslardan toplanan plastik atıklar ile balina heykeli yaptıklarına da dikkat çekmiş oluyor. Bu heykele Skyscraper (Gökdelen) – The Bruges Whale adı verilmiştir. Feel The Peel – Portakal Suyu Otomatı Tek kullanımlık karton ya da plastik bardakların kullanımını engellemek için geri dönüşüm modelinden yardım alarak sürdürülebilirliği ve inovatif yaklaşımı buluşturan Feel the Peel isimli portakal suyu otomatı, portakal suyu yapımı için kullanılan portakal kabuklarını geri dönüştürerek biyoplastik bardağa çevirmektedir. Tüketicilere portakal suyu biyoplastik bu bardak ile sunar. Feel the Peel, suyu sıkılan portakalların kabuklarını kurutup bunları 3D yazısı için filament çubukları dönüştürür. Portakal suyu otomatı içerisinde bulunan 3D yazıcı, filamentleri bardak olarak basar. Daha sonra sıktığı portakalların suyunu da geri dönüştürülen biyoplastikten yapılan bardaklarda tüketicilere sunar.

event-thumb

Polimer adı verilen uzun moleküllerden oluşan plastik, hayatımızın her alanında kullandığımız maddedir. Plastik malzemeler, esnek veya sert yapıları sayesinde dayanıklı ve uzun ömürlü olması nedeniyle geniş bir kullanım alanına sahiptir. Kullanılan ve işlevini yitiren plastik malzemeler ise plastik atık olarak adlandırılır. Plastik atıklar, doğada çözünmemeleri nedeniyle geri dönüşüme tabii tutulmalı veya bertaraf edilmelidir. Plastikler, doğada bulunmayan ve tamamen insanlar tarafından üretilen malzemelerdir. Kimyasal reaksiyonlar ile elde edilen plastik, ilk aşamada toz, reçine ya da granül halinde olabilir. Bu malzemelere çeşitli şekiller verilerek günlük hayatta kullanılan plastik ürünler elde edilir. Plastik Atık Nedir? Günlük yaşamda ve endüstriyel alanda sıklıkla kullanılan plastik ürünlerin kullanım süreleri farklılık gösterebilir. Ham maddesi plastik olan ürünler, kimi zaman uzun yıllar kullanılmak üzere tasarlanırken plastik ürünlerin büyük bir kısmı ise kısa süreli kullanım için üretilip tüketilmektedir. Plastik atık, ham maddesi plastik olan ve kullanım süresini dolduran ürünlerdir. Doğada yüzyıllar boyunca çözünmeyen bir madde olan plastik, bu özelliği ile doğayı ve dünyayı tehdit eder. Ham maddesi plastik olan ve kullanım ömrünü dolduran plastik atıkların geri dönüştürülmesi dünyamızın geleceği açısından son derece önemli bir konudur. Plastik atık geri dönüşüm işleminin uygulanabilmesi için plastik atıkların, farklı bir alanda toplanarak diğer çöplerden ayrıştırılması gerekir. Ardından atık plastik alan firmalar tarafından toplanan plastik atıkların geri dönüşüm işlemi başlar. Plastik Atıklar Nelerdir? Çeşitli ham maddelerden üretilen plastik; film, lastik, boru, kabuk, granül, plastik ambalaj, elektronik cihazlar, oyuncaklar, araçlar, mobilyalar gibi çok çeşitli formlarda bulunabilir. Plastik atıklar ise kullanılmış veya artık işlevini yerine getirmeyen plastik malzemelerin toplamıdır. Hayatımızın her alanında kullandığımız plastik malzemelerin geri dönüştürülmesi veya bertaraf edilmesi önemlidir. Geri dönüşüm gibi yöntemler ile kontrol altına alınması gereken plastik atıkları şu şekilde sıralayabiliriz: • Plastik poşetler, • Plastik şişeler, • Plastik kapaklar ve tıpalar, • Plastik ambalajlar, • Plastik oyuncaklar, • Plastik su şişeleri, • Elektronik cihazlarda bulunan plastik atıklar, • Plastik duvar kaplamaları ve levhalar, • Plastik güneş gözlükleri ve paletler.

event-thumb

WWF – Türkiye yani Doğal Hayatı Koruma Vakfı tarafından “Net Sıfıra Giden Yolda Adil Dönüşüm İçin Yol Haritası” başlıklı yeni bir rapor yayınlandı. Türkiye’nin kömürden adil çıkış için bir yol haritası sunulan bu rapor, 2053’ yönelik net sıfır emisyonlu ülke olma vizyonuna paralel bir şekilde yayınlanmıştır. Bu raporda; Türkiye’nin kömüre dayalı elektrik üretiminden çıkış sürecini bölgesel şartları göz önünde bulundurularak katılımcı ve kapsayıcı olarak planlaması gerektiği vurgulanmıştır. Kömürden Çıkış ve Yeşil Yatırım Sabancı ve Boğaziçi Üniversitelerinden akademisyenler ile bağımsız araştırmacıların, S360 ve WWF – Türkiye uzmanlarının da katkısı ile hazırladığı Net Sıfıra Giden Yolda Adil Dönüşüm İçin Yol Haritası raporu, milli ölçekte net sıfır yol haritası ve bunun bir parçası olan kömürden çıkış stratejisiyle kömür bölgelerinde adil geçişin birbirleri ile bağlantılı bir şekilde planlanarak uygulanması gerektiğine dikkat çeker. Net Sıfıra Giden Yolda Adil Dönüşüm İçin Yol Haritası raporuna göre, kömürden çıkış süreci ve sonrasının demokratik ve kapsayıcı bir biçimde ele alınarak kömür sektöründe çalışanların haklarının ve geçimlerinin muhafaza edilmesi önemlidir. Bu durum, bahsi geçen bölgelerde yeni istihdam ve insana yakışır iş imkanları yaratan, doğal kaynakları ve doğal yaşantıyı muhafaza eden, toplumsal eşitsizlikleri azaltan eşitlikçi, sürdürülebilir, adil ve dirençli bir kalkınma politikasının belirlenerek uygulanması demektir. Tarım ve enerji sektörleri adil dönüşüm planlamasının bir parçasıdır. Bu sektörlere yapılacak olan yeşil yatırımlar ile; • Konvansiyonel tarımdan ziyade organik tarıma %20 oranında daha fazla yatırım yapılması halinde 219.000 kişi daha fazla istihdam edilebilir. Aynı zamanda 4,2 milyon ton sera gazı emisyonu tasarrufu elde edilir. • Aynı miktarda yatırım fosil yakıtlar yerine enerji verimliliğine yapıldığı zaman 2 ila 3 kat daha fazla istihdam sağlanabilir. • Aynı miktarda yatırım yenilenebilir ve sürdürülebilir enerjiye yapıldığı zaman fosil yakıtlara yapılan yatırımın getireceği 12.505 kişilik istihdama karşı, güneş enerjisi yatırımı 12.584 ila 34.165, rüzgâr enerjisi yatırımı ise 7.061 ila 35.486 kişilik istihdam potansiyeli sağlayabilir. Bütün Alanlarda Kapsamlı Bir Dönüşüme Gereksinim Vardır Net Sıfıra Giden Yolda Adil Dönüşüm İçin Yol Haritası raporu hakkında açıklama yapan WWF – Türkiye Genel Müdürü Aslı Pasinli, “Türkiye geçtiğimiz yıl Paris Anlaşması’na taraf olmuştu. 2053 yılına yönelik net sıfır vizyonu ortaya koymuştu. Bu vizyona giden yolda ilk olarak enerji sektörü olmak üzere bütün alanlarda kapsamlı bir dönüşüme gereksinim vardır. Emisyonların üçte birine sebep olan elektrik üretiminde kömürden çıkış bir alternatif değil, zorunluluktur. Güneş ve rüzgâr başta olmak üzere yenilenebilir enerji yatırımlarını artırarak bu süreç 2030’da tamamlanabilir. Aynı zamanda rapordaki çözümlemeler tarım ve enerji sektöründe yeşil yatırımların büyük bir istihdam potansiyeli olduğunu gösterir. Fakat bu dönüşümün mali tarafı kırılgan grupların sırtına yüklenmemelidir. Raporda ülke için katılımcı ve adil bir dönüşüm sürecinin nasıl olabileceğine dair yol haritasını meydana getirmeye çalıştık.” şekline konuşmuştur.

event-thumb

İklim krizi hakkında yapılan araştırmalara göre, krizin zararlı etkilerinden oldukça az etkilenmek için yapmamız gereken ilk şey karbon emisyonunu olabildiğince azaltmaktır. Karbon emisyonunu 2030 yılına kadar şimdikinin yarısına indirmek, 2050 yılına kadar ise tamamen sıfıra indirmek, iklim krizi araştırmalarında çıkan sonuçlardan yola çıkılarak akıllara gelen çözümdür. Bu bağlamda karşımıza çıkan kavram ise net sıfır emisyondur. Net sıfır emisyon hedefi, iklim yöntemlerinden biri olmakla beraber oldukça konuşulmaktadır. Peki net sıfır emisyon hedefi neden bu kadar önemlidir, iklim değişikliği ile arasında nasıl bir bağlantı bulunmaktadır? Net Sıfır Emisyon Hedefi İnsanların gerçekleştirdiği faaliyetler sonucunda ortaya çıkan ve atmosferde kendine yer edinen karbondioksit, azot oksit, metan gibi gazlar sera etkisine neden olmaktadır. Bu gazların miktarını azaltarak doğal sera gazı miktarı ile eşitlemek net sıfır emisyon hedefidir. Farklı bir açıdan bakarsak, net sıfır emisyon hedefi, atmosfere yeni gazların eklenmesine engel olmaktır. Net Sıfır Emisyon Hedefinin İklim Değişikliği ile İlişkisi Türkiye net sıfır hedefi oldukça önemlidir. Çünkü karbondioksit salınımı ile küresel ısınmanın olumsuz etkilenmesi durumunun kontrol edilebilmesi için net sıfır emisyon hedefi önemli bir roldedir. Emisyonlar iklim değişikliğine neden olarak iklim krizine yol açmaktadır. Bu sebeple kontrol altına alınarak dengeli bir miktarda tutulması gerekmektedir. İklim değişikliğine sebep olan emisyonların kontrol altına alınarak mevcut düzeyde tutulması sıcaklıkların artmasına sebep olmaktadır. Bu durum dünyadaki tüm canlıların yaşamını tehdit etmektedir. Net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda ise sıcaklıkların dengeli bir hal alması beklenmektedir. Net Sıfır Emisyon Hedefine Ulaşmak İçin Yapılması Gerekenler Sürdürülebilir yani yaşanabilir bir dünya için net sıfır emisyon hedefine ulaşmak oldukça önemlidir. Bu hedefe ulaşmanın temel koşulu ise sivil toplum kuruluşlarının, devletlerin, özel sektörün ve bireylerin birlikte hareket ederek özenli faaliyetlerde bulunması gerekmektedir. Peki net sıfır emisyon hedefine ulaşmak için neler yapılabilir? • Ulaşım, tarım, sanayi, enerji sektörlerinde tasarruf edilmeli ve doğaya yatırım yapılmalıdır. Doğaya yatırım ise yeşil enerjiye yatırımdır. • Fosil yakıtların kullanımının olabildiğince azaltılması hatta sıfıra indirilmesi gerekmektedir. Fosil yakıtlar yerine su, güneş ve rüzgâr gibi yenilenebilen enerji kaynaklarından faydalanmak geleceğimiz için oldukça önemlidir. • Ormanları güçlendirmek ve ormansızlaşmayı durdurmak için harekete geçmek önemlidir. • Tüm bunlarla birlikte karbon yakalama teknolojilerine yatırım yapmak gerekmektedir.

event-thumb

Plastik malzemeler, kişisel bakımdan gıda ambalajlarına kadar hayatın her alanında kullanılmaktadır. Son yıllarda artan plastik kirliliği, doğayı tehdit eder niteliktedir. Mikroplastik atıklar, boyutu 5 milimetreden daha küçük plastik parçalarıdır. Mikroplastikler, doğaya geri dönülemez zararlar veren atık plastik parçacıklarını kapsamaktadır. Mikroplastik çeşitleri, oluşumlarına göre birincil mikroplastikler, ikincil mikrobiyotikler ve nanoplastikler olmak üzere üçe ayrılır. Birincil mikroplastikler; sıklıkla kozmetik, tekstil gibi sektörlerde ve temizlik maddelerinde kullanılmak için üretilen minik plastik parçalarıdır. İkincil mikroplastikler; büyük boyutlardaki plastiklerin çeşitli sebepler ile ufalanmasıyla küçültülen plastik parçacıklarıdır. Nanoplastikler ise 0,000001 milimetre boyutlarına sahip yalnızca mikroskopla görünen plastik parçacıklarıdır. Mikroplastiklerin Doğaya Zararları Mikroplastik atıklar, insan sağlığı ve doğa için oldukça zararlıdır. Hayatımızda çok geniş bir yer tutan mikroplastiklerin doğaya zararları konusunda birçok araştırma yapılmaktadır. Araştırmalar, mikroplastik kirliliğin özellikle deniz habitatına zarar verdiğini ortaya koymaktadır. Yapılan araştırmalara mikroplastikerin; • Mikroplastik kirliliği, okyanus ve denizlere karışarak besin zincirinde zararlara sebep olmaktadır. • Deniz habitatının yanı sıra plastik atıklar, kara yaşamında da birçok canlının hayatını tehdit etmektedir. • Mikroplastik atıklar, birçok deniz ve kara canlısı tarafından yutulabilmektedir. • Kefal, barbun gibi denizde yaşayan canlıların midesinde mikroplastik atıklara rastlanmıştır. Bu açıdan bakıldığında mikroplastik kirliliği, insan sağlığını da tehdit etmektedir. • Mikroplastik atıklar, hafif olmaları sebebiyle kutuplar ve çöllerde de mikroplastik atıklara rastlanabilir. • Mikroplastik kirliliğin önüne geçilmez ise deniz canlılarının yanı sıra soluduğumuz hava, tükettiğimiz gıdalar bile zararlı hale gelmeye başlayacaktır. Mikroplastiklerin insan sağlığına zararları konusu da bilim dünyasının hemfikir olduğu bir konudur. Ancak bu zararlar, henüz net olarak bilinmemektedir. Yapılan araştırmalar mikroplastiklerin; • Bilişsel gelişim bozuklukları, • Obezite, kanser ve çeşitli hormon hastalıkları, • Kusurlu doğumların artmasında etkili olduğu tahmin edilmektedir. Mikroplastik Kirliliğinin Önüne Geçmek İçin Neler Yapılabilir? Doğadaki mikroplastik kirliliği azaltmak için plastik geri dönüşümü, büyük önem taşır. Market veya pazar alışverişlerinde plastik poşet kullanmak yerine bez çanta kullanarak plastik kullanımını minimuma indirebilirsiniz. Aynı zamanda tek kullanımlık plastik ürünlerin tüketimi de en aza indirilmelidir.

event-thumb

Küresel plastik kirliliği, çevreye düşünülmeden atılan plastik çöplerin, doğadaki yağışlarla birlikte derin okyanus yüzeylerine taşınması ile meydana gelir. Bilim insanları, kullanılmış plastiklerin yalnızca bir kısmının geri dönüştürüldüğüne, dünyanın hızla plastik bir gezegene doğru dönüştüğüne dikkat çeker. Bunun yanı sıra tek kullanımlık ürünlerin kullanımından vazgeçilmezse uzun vadede dünyada ciddi ekolojik sorunlarla karşı karşıya kalınacağına dikkat çeker. Çevrede plastik kirliliğinin boyutu gitgide arttıkça doğa kendi kendini onarma yetisini kaybetmeye ve dünyada yaşayan canlılarla birlikte tehlikeli bir hal aldığından dolayı dünya alarma geçmiştir. Bu bağlamda dünyadaki tüm arıkların sorumlusu olan insanlar, mecburi olarak engelleyici önlemler alınması gerektiği bilincine varmaya başlamıştır. Çevreyi kirleten aslında plastikler değil, insanlardır. İnsanların sonuçlarını düşünmeden, önemsemeden, bilmeden, yaşamsal alışkanlıklarla yaptıkları davranışlar, kasten ya da kazara dünyaya ciddi zararlar verir. Nano – Mikroplastik Tehlikesi Günümüzde pek çok amaç ile kullanılan ürünler dolayısıyla meydana gelen katı atıkların oldukça büyük boyutlara ulaşması konusu, sadece çevre kirliliğini olumsuz etkilemesi değil, bu atıkların bertarafı konusunda sürdürülebilir çözümler getirmeyi zorunlu kılan kritik bir sorun olarak meydana gelir. Dünyada meydana gelen kirliliği engelleyici ve sürdürülebilir önlemler alınmamaya devam edilirse dünya uzun vadede yaşanamaz bir hal alacaktır. Aynı zamanda sadece atıkların kompostlama işlemi yapılarak tarım arazilerinde kullanımı değil, mikro-nanoplastik bulunan arıtma çamurlarının da tarım çalışmalarında kullanımı oldukça yaygındır. Mikroplastik kirliliği düşünüldüğünde bu gibi arazi çalışmalarının çevreye mikroplastik yayan ciddi kaynaklar olacağı görülür. Bu sebeple kompostlardaki ve arıtma çamurlarındaki mikroplastik içerikleri ile ilgili yasal düzenlemelerin, belirlemelerin ve incelemelerin yapılması önemli bir rol oynar. Bu bağlamda meydana getirilecek atık yönetimi uygulamalarında, kompostlaştırma, arıtma çamuru uygulama ve düzenli depolama aşamalarının topraklara ve aynı zamanda hava ve suya mikroplastik dağılımında önemli bir kaynak olduğu dikkate alınmalıdır. Bunların yanı sıra tek kullanımlık plastik malzemelerin kullanımının yasaklanması gerekir. Plastik atıklar, mikroplastik haline gelmeden önce toplanarak mümkün mertebe geri dönüştürülmelidir. Geri dönüşümün mümkün olmadığı durumlarda bertaraf tekniklerinden yararlanılmalıdır

event-thumb

Küresel iklim değişikliği ve bu değişikliğin en önemli işaretlerinden biri olan küresel ısınma, günümüzdeki en kritik sorunlar arasında yer alır. Küresel ısınmanın çözümünde hem bireysel hem de toplumsal olarak üzerimize birçok sorumluluk düşer. Bu sorumluluklar arasında küresel ısınmaya karşı geri dönüşüm uygulamalarına önem vermek bulunur. Peki, küresel ısınma nedir, geri dönüşüm nedir? Küresel Isınma Nedir? Havadaki sera gazı ve karbondioksit oranının artması ile iklimde meydana gelen değişikliklere küresel ısınma denir. Pek çok bilim insanına göre küresel ısınmanın başlaması sanayi devrimine kadar dayanır. Sanayi devriminde binlerce fabrikanın filtre sistemi kullanmaması, üretimle birlikte tüketimin de yükselişe geçmesi, küresel ısınmanın temel sebepleri arasında bulunur. Geri Dönüşüm Nedir? Geri dönüşüm, tekrar değerlendirilme olanağı olan atıkların fiziksel ve kimyasal olarak ikinci bir hammaddeye dönüştürülmesi işlemine denir. Geri dönüşümün temel amacı, kaynakların fazla kullanılmasını önlemektir. Bu doğrultuda atık miktarı azaltılır. Bu sayede doğaya yarar sağlamak yolunda ciddi bir adım atılmış olur. Geri Dönüşümün Küresel Isınmaya Etkisi Her bireyin doğa ve sürdürülebilir bir dünya için alacağı en güzel tedbir, atıkları kaynağında ayrıştırmaktır. Böylelikle sera gazı oranını azaltarak küresel ısınmayı yavaşlatabilmek mümkündür. Bunların yanı sıra daha az hammadde kullanıp daha az karbondioksit salmak için çalışmalar yapılmalıdır. Üretim yapılırken daha az hammadde kullanılmasının yolu daha üstün teknolojiler kullanma gerekliliği sunar. Fakat teknolojiler üretmek kolay ve az maliyetli değildir. Bu sebeple daha ucuz ve kolay bir yol bulmak gerekir. Bu noktada karşımıza geri dönüşüm çıkar. Geri dönüşüm oldukça ucuz ve kolay bir yoldur. Geri dönüşüm daha az hammadde kullanımı sağlayarak üretimi yapabilmenin en kolay yollarındandır. Atık maddeler geri dönüştürülerek hammadde sağlanır. Bu noktada enerji tasarrufu yapılarak doğaya salınan sera gazı oranı azaltılmış olur. Doğada bulunan her türlü atığın geri dönüştürülmediği takdirde doğaya verdiği zararı düşünerek geri dönüşüm çalışmalarına önem vermek gerekir. Çünkü gün geçtikçe hem üretim yapabileceğimiz hammaddeler azalır hem de yaptığımız üretim sonunda doğaya ve iklime zarar vermeye devam ederiz. Bunu önlemenin tek yolu geri dönüşümdür.

event-thumb

Katı atık yönetimi, katı atık maddelerin insan ve çevre sağlığına zarar vermemesi için kontrollü olarak yürütülen işlemlerdir. Katı atık yönetimi, uzmanlar tarafından belirli yönetmelikler kapsamında düzenlenen işlemlerdir. Katı atık yönetimi kısaca; katı atıkların bir araya getirilmesi, depolanması, geri kazanımı ve nihai depolanması süreçlerinden meydana gelmektedir. Katı Atık Yönetiminin Ana İlkeleri Katı atık yönetimi söz konusu olduğunda birkaç noktadan bahsetmek gerekir. Çünkü, katı atık yönetiminin doğru şekilde ilerleyebilmesi için uyması gereken birkaç ana ilke vardır. İlkeler arasında az atık üretimi, atıkların geri kazanımı ve atıkların doğaya hasar vermeden bertaraf edilmesi bulunmaktadır. Üstelik bu ana ilkelere uyulduğu takdirde de çeşitli avantajlar elde etmek mümkündür. Entegre Katı Atık Yönetimi Nedir? Entegre katı atık yönetimi genel anlamda herhangi bir yerleşim bölgesinde meydana gelen atıkların toplanması, ayrıştırılması, geri dönüştürülmesi, geri kazanılması ve nihai olarak bertaraf edilmesi süreçlerini içeren kapsamlı bir yapıdır. Entegre katı atık yönetimi eylemleri genellikle o bölgedeki tek bir kuruluş tarafından gerçekleştirilir. Bu nedenle de kuruluşun sorumluluğu oldukça büyüktür. Bundan dolayı entegre atık yönetiminin her bir adımının hesaplanması gerekir. Çünkü hem çevresel hem de ekonomik anlamda sürdürülebilirlik çizgisinin oluşması için bu adımlar gereklidir. Ancak sistemin doğru işlemesi için bütüncül bir sistemde hareket edilmesi gerekir. Bu sayede hem ekonomik bir değer yaratılır hem de çevresel bir fayda sağlanabilir. Bunun doğru şekilde işleyebilmesi için ise kamu ve özel sektörün bir iş birliği kurması gerekir. Çünkü, doğru iş birlikleri ile süreç çok daha verimli bir hal alır. Katı Atık ve Entegre Katı Atık Yönetiminin Avantajları Katı atık ve entegre katı atık yönetiminin çok büyük artıları vardır. Sizler için bu artılardan en önemlilerini derledik. Çevresel Katkı Doğru yönetilmeyen atıklar çevreye zarar verecektir. Aynı zamanda daha fazla enerjinin ve hammaddenin kullanılmasına neden olacaktır. Bu nedenle de atık yönetiminin doğru yapılması oldukça önemlidir. Böylelikle atıklar çevreye daha az zarar verecek ve çevresel bir katkı sağlayacaktır. Ekonomik Katkı Her bir atık ülkelere aynı zamanda ekonomik bir yüktür. Bu nedenle de doğru bir atık yönetiminin yapılması çok önemlidir. Çünkü, doğru bir atık yönetimi ile bu ekonomik yükün azaltılması sağlanabilir. Bu da ülke ekonomisine direkt bir katkı sağlayacaktır.

event-thumb

Sürdürülebilir bir yaşamın mümkün olabilmesi için karbon ayak izimizi azaltarak karbon salınımını olabildiğince düşürmek gerekmektedir. Karbon ayak izi, enerji tüketimi yapan her insanın bu tüketim sonucunda atmosfere yayılmasına sebep olduğu karbon miktarı ile alakalı bir kavramdır. Isınma, ulaşım ya da alışveriş ile ortaya çıkan karbon miktarı gitgide artmaktadır. Sanayileşmenin etkisi ile atmosferde artan karbon miktarı neticesinde küresel sıcaklık artarak iklim değişiklikleri meydana gelmektedir. Bu durum, dünyanın dengesini bozarak dünyayı olumsuz bir şekilde etkilemektedir. İnsanlar tarafından yapılan zararlı faaliyetler atmosferde bulunan yeterli miktardaki sera gazını oldukça artırarak zararlı bir duruma getirmektedir. Bu sebeple dünyanın geleceği risk altında kalmaktadır. İnsanların faaliyetleri sonucunda ortaya çıkan bu olumsuz etki, karbon ayak izidir. Peki, karbon ayak izi nedir, karbon ayak izi nasıl azaltılır? Karbon Ayak İzi Nedir? Karbon ayak izi, toplum içerisindeki her kişinin bireysel etkinlikleri sonucunda atmosferde ortaya çıkardığı karbon miktarıdır. Karda yürürken bırakılan ayak izleri gibi her hareketimizde çevrede bıraktığımız ayak izimiz, karbon ayak izimizdir. Metreküp ve ton ile hesaplanan karbon ayak izi, kullanılan enerji türü ve niceliğine göre farklı oranlarla ifade edilmektedir. Yaşadığımız dünyaya kalıcı zararlar veren her insan adımı, atmosfere yayılan karbondioksite eşdeğerdir. Direkt ya da dolaylı olarak meydana gelen karbon ayak izi nedenleri, birincil ve ikincil olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Evde, iş yerinde ve ulaşımda ortaya çıkan enerji tüketimi sonucunda meydana gelen karbon miktarı, birincil ayak izidir. İkincil ayak izi ise rutin hayat içerisinde kullanılan ürünlerin üretimi gibi süreçlerde ortaya çıkan enerji sonucunda meydana gelen karbon salınımıdır. Karbon Ayak İzi Nasıl Azaltılır? Karbon ayak izimizi azaltmak için, geri dönüşüm projeleri ya da yaratıcı geri dönüşüm fikirleri hayata geçirilebilir. Peki, karbon ayak izi azaltma yöntemleri nelerdir? • Yenilenebilir enerji kaynakları kullanmayı tercih ederek karbon ayak izi azaltmak mümkündür. Örneğin; tasarruflu ampul ya da güneş enerjisi gibi kaynakları kullanarak elektrik kullanımını azaltabiliriz. Böyle enerji tüketimini azaltarak karbon ayak izimizi de azaltmış oluruz. • Fidan dikme çalışmalarına önem vererek karbondioksit oranını azaltabiliriz. • Ulaşım konusunda toplu taşımadan yararlanarak ya da bisiklet gibi araçları tercih ederek emisyonu azaltabiliriz. • Yaşam alanlarında ortaya çıkan çöpleri geri dönüşüm kutularına atmak da karbon miktarını azaltmamıza yardımcı olmaktadır. • Geri dönüştürülebilir ürünleri tercih ederek yaşamımızı sürdürmek doğayı koruyabilmek için atılan en büyük adımlardan biridir. Bu sayede karbon miktarını azaltarak karbon ayak izimizi de azaltabiliriz. Rutin yaşamın akışında ihtiyaçlarımız için doğaya zarar vermeyecek yakıtların kullanılması gerekmektedir. Örneğin; ulaşım ve ışımada temiz yakıtların tercih edilmesi karbon salınımını azaltmaya yardımcı olacaktır.

event-thumb

Plastik kirliliği hayatın her alanında kullanılan ve dünya için büyük tehdit oluşturan plastik maddelerin doğaya atılmasıyla oluşan kirliliktir. Dünyamız için büyük bir tehdit oluşturan plastik kirliliği iklim değişikliği sorununu da tetikleyen bir unsurdur. Bu yazımızda iklim değişikliği ve plastik kirliliği arasındaki bağlantıyı ele aldık. İçinde yaşadığımız dünya, milyarlarca yıl önce oluşmuştur. Ancak dünyamız, bugün iklim değişikliği ve küresel ısınma gibi problemlerle karşı karşıya. Sera gazı emisyonlarında insan faaliyetleri sonucunda gözlenen artış iklim değişikliğine sebep olmaktadır. Bunun yanı sıra plastik atıkların doğaya veya denizlere atılması da iklim değişikliğini tetikleyen unsurlardan biridir. %71’i sularla kaplı olan dünyamızda plastik kirliliği yoğun olarak denizlerde ve okyanuslarda karşımıza çıkar. Denizlerin ve okyanusların, çok fazla çeşitlilikte canlılara ev sahipliği yapması sebebiyle plastik kirliliğinin etkilerini en çok deniz canlıları ortaya koymaktadır. Bunun nedeni ise plastik hurdaların şehirlerden nehir ve kanalizasyonlar aracılığıyla denizlere dökülmesidir. Bu sebeple plastik atıkların geri dönüşümü son derece önemli bir konudur. Plastik Kirliliği İklim Değişikliğini Nasıl Etkiler? Plastik, ucuz ve kolay bulunur olması sebebiyle hayatımızın her alanında kullandığımız ürünlerin ham maddesidir. Günümüzde plastik atıkların yaklaşık olarak %16’sı geri dönüştürülmektedir. Geriye kalan plastik hurdalar ise yakılmak üzere plastik sahasına götürülmektedir. Geri dönüşüm tesisine gitmeyen plastik atıkların birçoğu, nehirlere ve okyanuslara dökülmektedir. Bu durum, suda yaşayan birçok canlı türünü tehdit etmektedir. Aynı zamanda plastik yavaş yavaş parçalanırken sera gazları saldığı için iklim değişikliği ve küresel ısınma gibi sorunlara da neden olmaktadır. Güneş ışığı ve ısıya maruz kalan plastik atıklar, doğaya metan ve etilen gibi gazlar salarak ve küçük parçalara bölünerek mikroplastik halini almaktadır. Yapılan araştırmalar, mikroplastiklerin denizde yaşayan mikroorganizmaların karbondioksiti emme ve oksijen bırakma yeteneğini etkilediğini de ortaya koymaktadır. Dünya oksijeninin en az yarısı, çoğunlukla plankton tarafından üretilen okyanuslardan karşılanmaktadır. Bu küçük organizmalar ayrıca fotosentez yoluyla karbonu yakalayarak okyanusları önemli bir karbon emici hale getirir. Mikroplastikler, bu organizmaların büyüme, çoğalma ve karbon tutma yeteneklerini olumsuz etkiler. İklim değişikliği ve plastik kirliliği üzerine yapılan araştırmalar, plastik kirliliğinin deniz ortamı üzerindeki zararlı etkilerinin endişe verici olduğu anlamına gelir. Plastikle tıkanmış ve ısınan bir okyanus, bitki ve hayvan yaşamının acı çektiği, daha az karbondioksitin emildiği ve iklim değişikliğini dizginleme yeteneğimizin daha da engellendiği olumsuz bir geri besleme döngüsü yaratacaktır. Bu sebeple plastik geri dönüşümü ile kısmen de olsa plastik kirliliğinin önüne geçilebilir.

event-thumb

Geri dönüşüm temelde kullanılmış olan ve bir daha kullanılmasına çok imkân verilmeyen ürünlerin tekrar işlenmesi ile farklı bir biçimde tüketiciyle buluşması sürecidir. Geri dönüşüm yapılabilen maddeler oldukça geniş bir ürün skalasına sahip olmaktadır. Özellikle plastik şişeler, araç lastikleri gibi ürünler ve bunların yanı sıra kırık cam parçaları, metal parçalar, kağıtlar gibi pek çok ürün geri dönüştürülebilmektedir. Bu maddelerden kullanım ömrünü doldurmuş tüm ürünler farklı biçimlerde geri kazandırılabilmektedir. Geri Dönüşümün Faydaları Neler? Geri dönüşüm doğanın korunması için oldukça önemli ve etkili bir yöntem olmaktadır. Bu nedenle de geri dönüşümün faydaları çok fazla olmaktadır. Aynı zamanda da geri dönüşümün ülkede yaygınlaşması hem ülke için hem bireysel yapı için çok önemli ve etkili olmaktadır. Geri Dönüşümün Faydalarına Genel Bakış Geri dönüşüm sayesinde doğal kaynakların azalması önlenebilmektedir. Aynı zamanda da her anlamda enerji tasarrufu sağlayabilmekte, atık çöp miktarını azaltabilmekte, doğanın daha temiz kalmasını sağlayabilmektedir. Geri dönüşüm ekonomik anlamda katkı sağlayan bir durum yarattığı için hem bireysel ekonomiye katkı sağlamakta hem de ülke ekonomisine katkı sağlamaktadır. Bunun yanı sıra, toprak verimliliği artırmakta ve hammadde tüketimi azaltmaktadır. Bu sayede maddi olarak ekonomiye büyük bir katkı sağlamakta ve destek olmaktadır. Geri dönüşüm enerji tasarrufunu sağlamakta, enerji kullanımının israfının önüne geçmektedir. Geri Dönüşümün Az Bilinen Faydaları Geri dönüşüm atık toplayan kişiler için oldukça önemli bir gelir kapısı olmaktadır. Çünkü, geri dönüşüm tesisleri istihdamı artırmakta ve işsizliği azaltmaktadır. Dışarıdan ürün alımını azaltacağı için, ithalat oranını düşürmektedir. Böylece gereksiz ithalat masrafının önüne geçilerek maddi bir kazanç elde edilir. Geri dönüşümün diğer faydaları da çevreye olan katkıları olmaktadır. Geri dönüşüm sayesinde özellikle ağaçlar, su kaynakları ve mineraller korunabilmektedir. Böylece hava kirliliğine sebep olan durumlar azaltılarak doğa korunabilmektedir. Üretim için hammadde arayışına gerek kalmamaktadır. Hammadde ihtiyacı geri dönüşüm ürünlerinden sağlanabilmektedir. Dönüştürülebilir ürünler olan geri dönüşüm ürünlerinden yararlanılarak hava ve çevre kirliliğinin de önüne geçilebilmektedir. Küresel ısınmaya neden olan sera gazı üretimi minimum düzeye indirilebilmektedir. Böylelikle daha temiz ve sağlıklı bir dünyada yaşama imkânı artmaktadır. Sera gazı ozon tabakasının delinmesine neden olan bir durum olduğu için güneşin zararlı ışınları direkt olarak süzülmeden insan vücuduna girmesine neden olur. Bu da insan sağlığı için oldukça zararlı etkilerin doğmasına sebep olmaktadır. Çöp atıkların önüne geçileceği için sağlığa katkıda artacaktır.

event-thumb

Geri dönüşüm özellikle son yılların en çok tartışılan konularından biridir. Çünkü, geri dönüşüm demek aslında mevcut kaynakların en ideal şekilde kullanılması adına yeniden üretim süreçlerini kapsar. Ancak, bu tanımlama bazı noktalarda eksiktir. Bunun nedeni ise aslında geri dönüşüm yalnızca mevcut kaynakların yeniden üretimi değil zaten üretilmiş ve kullanılmış olan materyallerin yeniden kullanılabilir hale getirilmesidir. Bu bakımdan da geri dönüşüm çok önemli olduğunun hem dünya hem çevre hem de ekonomik anlamda çok büyük bir artı olduğunun altının şiddetle çizilmesi gerekir. Aksi takdirde geri dönüşüm daha derinliksiz bir yapıda incelenerek mevcut anlamından daha basit bir olaymış gibi algılanabilir. Ama bu algı yanlış olacağı için sizlere geri dönüşümün neden önemli olduğunu kısaca açıklayarak, geri dönüşümün daha derinlikli anlaşılmasını amaçladık. Geri Dönüşüm Neden Önemlidir? Geri dönüşüm temel anlamda daha önceden kullanılmış ve bir ürün haline getirilmiş olan maddelerin ya da materyallerin çeşitli proseslerden geçirilmesi neticesinde tekrardan kullanılabilir hale getirilmesi sürecidir. Bu bakımdan da aslında geri dönüşümün çok önemli olduğunu söylemek gerekir. Örneğin, bir kağıdın sıfırdan üretilebilmesi için genellikle ağaçların kesilmesi gerekir. Bu da canlıların oksijen kaynağı olan ağaçların azalmasına neden olacak ve çeşitli sorunların meydana gelmesini sağlayacaktır. Bunun önlenebilmesi için ise daha önceden üretilmiş olan kağıtların geri dönüşüm prosesleri ile birlikte yeniden kullanılabilir hale getirilmesi gerekir. Çünkü, her kesilen ağaç oksijenin azalmasına neden olacaktır ve eğer sürekli ağaç kesilirse dünyanın ekolojik dengesinde de çeşitli sorunlar meydana gelebilir. Bunun engellenebilmesi içinde daha önceden üretilmiş olan ürünlerin doğru bir şekilde geri kazandırılması sağlanmalıdır. Aksi takdirde doğaya zarar verilecek ve çevresel olumsuzluklar meydana gelecektir. Aynı zamanda her sıfırdan üretilen maddenin ekonomik anlamda da yarattığı yük hesaplandığında sadece çevresel değil aynı zamanda ekonomik anlamda da sıfırdan üretim ciddi yükler meydana getirebilir. Bu nedenle de geri dönüşüme gereken önemin verilmesi ve sıfırdan üretmek yerine var olanları geri kazandırmak çok daha mantıklı bir eylem olacaktır. Aksi takdirde hem çevresel hem de maddi zararlar kaçınılmaz olacaktır.

event-thumb

Geri dönüşüm günlük yaşamımızda önemli bir yere sahiptir. Geri dönüşüm hem çevreye hem ekonomiye pek çok katkı sağlarken her maddenin geri dönüşüme dahil olabileceği düşünülebilir. Ancak bazı maddelerin kullanıldıktan sonra geri dönüşüm ile tekrar kullanıma sunulması söz konusu değildir. Her plastik geri dönüşüm sürecine dahil edilememektedir. Maddelerin geri dönüşümü, çöp sahalarının büyümesini önleyerek çevreye ve ekonomiye karşı olumlu etki sağlar. Dünyada birçok ülke, atıkların önemli bir kısmını geri dönüştürmeye çalışır. Çevre kirliliğini azaltmanın ve dünyayı korumanın temel yollarından biri olan geri dönüşüm sürecinde geri dönüştürülebilen ve geri dönüştürülemeyen ürünler vardır. Çoğu plastik geri dönüştürülebilir. Ancak günlük yaşamda sıklıkla kullandığımız ve geri dönüştürülebildiğini düşündüğümüz ürünler aslında geri dönüşüm sürecine dahil edilememektedir. Geri Dönüştürülemeyen Malzemeler Nelerdir? Geri dönüşümü olmayan ürünler kullanımın ardından tekrar kullanma olanağı bulunmayan atıklardır. Bu atıkların geri dönüşüm yöntemleri ile çevreye kazandırılması söz konusu değildir. Günümüz teknolojisi hemen hemen her alanda geri dönüşüm yapabilse de plastik torbalar geri dönüştürülememektedir. Bunun yanı sıra pipetler, kâğıt bardaklar geri dönüştürülememektedir. Geri kazanımı mümkün olmayan cam ve mamulleri ise şöyle sıralanabilir: ampül ve floresan, pencere camları, cam yapı maddeleri, aynalar, optik camlar, ısıya dirençli camlar ve telli camlar. Geri kazanımı mümkün olmayan kağıtlar ise kaplama kağıtlar, kısmen gümüşlü kâğıtta kaplı olan kağıtlar, karbon kâğıdı, eski duvar kağıtları, plastik ve alüminyum ile kaplanmış kağıtlar, yollama çantaları, filtre kağıtları olarak sayılabilir. Plastik pipetler: Pipetler sanılanın aksine geri dönüştürülememektedir. Karton bardaklar: Birçok kişi karton bardakların geri dönüştürülebildiğini düşünse de kâğıttan yapılan bardaklar genellikle sıcak içeceği tutabilme özelliği kazanabilmesi için özel bir kaplama ile kaplanır. Bu da genel olarak geri dönüştürülemeyen bir malzemedir. Bu nedenle karton bardaklar genellikle geri dönüştürülememektedir. Ambalaj kağıtları: Paketli gıdalar ve hediyeler için tercih edilen ambalaj kağıtlarının da pek çoğu geri dönüşüme dahil edilememektedir. Birçok farklı çeşitte ambalaj kağıdı geri dönüştürülebilir ancak geri dönüştürülemeyen birkaç çeşit bulunur. Özellikle folyolar ve parlak ambalaj kağıtları ilave maddeler içerdiğinden geri dönüştürülemez. Kağıt havlu ve mendil: Kağıttan yapılması nedeniyle geri dönüştürülebileceği düşünülse de kağıt havlu ve mendiller geri dönüşüm tesislerindeki standart ölçülerin altında kalır. Plastik poşetler: Plastik poşetler geri dönüştürülebilir ancak farklı bir sisteme gereksinim duyarlar. Plastik poşetler esneme özelliği nedeniyle geri dönüşüm tesislerindeki makinelere takılarak çalışmalarını engelleyecek zararlar verebilir. Strafor köpük: Strafor köpük geri dönüşüm işlemleri milyarlarca yıl alabilir. Bu nedenle strafor köpük yerine alternatif malzemelerin kullanımı geri dönüşüm süreci açısından oldukça önemlidir. Çeşitli cam malzemeler: Cam malzemeler farklı yapım süreçlerine tabi tutulurlar. Pencere, bardak ve aynaları üretmek içen tercih edilen camlar erime sıcaklığına etki eden kimyasal malzemelerle işlenir. Bu camlar geri dönüşüm tesislerinde yer alan makinelere hasar verebilir. Floresan lambalar: Floresan lambalar, içerisinde az miktarda yer alan cıva elementi nedeniyle özel dikkat ister. Geri dönüşüme dahil etmeden önce içerisinde yer alan cıvanın bittiğinden emin olmak gerekmektedir.

event-thumb

Sürdürülebilirlik ve yaşanabilir bir gelecek için geri dönüşüm gereklidir. Enerji ve kaynak tasarrufu sağlamak için geri dönüşüm oldukça önemlidir. Gelecek nesillere temiz bir dünya bırakabilmek ve sürdürülebilir kaynaklar elde edebilmek için geri dönüşüme özen gösterilmesi gerekir. Tüketimi en aza indirerek malzemelerin tekrar kullanılabilir hale getirilmesi sağlanmalıdır. Bunun için ise geri dönüşüm gereklidir. Geri dönüşüm sürdürülebilir dünyanın anahtarıdır. Geri Dönüşüm Nedir? Geri dönüşüm, atıkların yeniden değerlendirilerek kullanıma hazır bir hal getirilmesidir. Birçok işleme tabi tutularak ihtiyaçlar dahilinde, üretim gelişimi kapsamına alınan atıkların geri dönüşümünün sağlanmasıdır. Enerjiden tasarruf etmek için atıkların ham madde olarak kullanılması geri dönüşümün yaşama kattıkları arasındadır. Çevre ve Geri Dönüşüm Dünyada bulunan atık miktarı her geçen gün artmaya devam etmektedir. Gelecek nesillerin sürdürülebilir bir dünyaya sahip olması konusuna önem verilmesi gerekir. Atıklar ve geri dönüşüm, birbiri ile bağlantılıdır. Birçok hammaddenin geri dönüşümü; kendini yenileyen, tasarruf eden ve sürdüren bir dünya için önemlidir. Sosyal, ekonomik ve çevresel etkiler ile artan atık miktarı, olumsuz durumlarla karşılaşmamak için azaltılmalıdır. Dolayısıyla ham maddeyi üretime geri kazandırmak için gündeme getirilmesi gereken konular arasında bulunan geri dönüşümden yararlanmak gerekir. Evrensel sistemin önemli bir noktası olan çevre ve atık yönetimi, doğada denge oluşturmak ve kaynakları sürdürülebilir bir hale getirmek için yapılan pek çok çalışmayı içerisinde barındırır. Bu noktada atık yönetme faaliyetlerinin başlangıcı, atıkların azaltılması veya önlenmesi olarak görülebilir. Yeniden kullanılabilen ve enerji konusunda avantaj sağlayan atıkların geri kazanılması ve tekrar kullanılamayacak olanların bertaraf edilmesi yönünde çalışmalar yapmak, atık yönetiminin önemli parçaları arasında bulunur. Atıkların ortaya çıkma süresinde bertaraf edilerek hem maliyet hem de enerji açısından avantajlı olan faaliyetlerin yürütülmesi, sürdürülebilir dünya için değerlidir. Örnek olarak; sıfır atık projesinin rutin yaşamda uygulanması hem kaynaklarımız hem de geleceğimiz için önem taşır. Bu konu ile ilgili çeşitli örnekler vardır. Yenilenerek üretime kazandırılan, hammadde haline getirilen cam, kağıt, plastik gibi malzemeler sürdürülebilir bir dünya için önemlidir.

event-thumb

Geri dönüşüm kavramı temel anlamda atıkların yeniden değerlendirilmesi durumu olarak tanımlanmaktadır. Bu tanımlama ışığında ise geri dönüşüm kavramını atık maddelerin ekonomik kaygılarla yeniden işlenip kullanılır hale getirilmesi şeklinde ifade etmek mümkün olmaktadır. Çünkü, geri dönüştürülen hammaddeler çok kullanımlı ürünler olmaları bakımından aynı hammaddelerin defalarca, çok az bir enerji ile piyasaya sürülmesine yardımcı olmaktadır. Bu durumda aslında geri dönüşümü hem dünyada hem de ülkemizde önemli bir konuma taşımaktadır. Geri dönüşüm ürünlerinin yeniden işlenip kullanılması durumunda ülkeler hem ekonomik anlamda bir kâr elde etmekte hem de doğaya zararlı olan çeşitli proseslerin atlanabilmesi bakımından doğa ile dost bir üretim gerçekleştirebilmektedirler. Bu nedenle de geri dönüşüm dünyada ve ülkemizde çok önemli olmaktadır. Geri Dönüşüm Neden Önemlidir? Geri dönüşüm kullanılan ve bir daha kullanılabilecek durumda olmasına rağmen kullanılmayan atıkların yeniden dönüştürülerek kullanılabilir hale getirilmesi sürecini ifade etmektedir. Bu nedenle de geri dönüşüm uygulamalarının hayatlarımızla entegre olması hem ekonomik hem de çevresel anlamda bir fayda sağlamaktadır. Çünkü, geri dönüşüm sayesinde bir hammadde defalarca kullanılabilir olmaktadır. Bu sayede de o hammaddenin yeniden üretilmesinin önüne geçilerek her seferinde sıfırdan bir üretim süreci yaşanmamaktadır. Bunun yardımıyla her hammaddenin sıfırdan elde edilip sıfırdan kullanılması için harcanacak enerji düşürülmekte ve aynı ürün çok daha az enerji ile ortaya çıkarılabilmektedir. Bu kapsamda da dünyada ve Türkiye’de geri dönüşüm çok önemli olması gereken bir süreci ifade etmektedir. Ancak, Türkiye genelinde geri dönüşüm kavramının toplum içerisinde tam olarak anlaşılamaması durumundan kaynaklı olarak sürecin anlaşılamadığı ve gerekli önemi görmediği söylenebilmektedir. Oysaki, birkaç ufak değişiklik ile geri dönüşümün ülkemizde de öneminin artması sağlanabilmektedir. Geri Dönüşümün Toplum İçindeki Önemini Arttırmak İçin Yollar Ülkemizde geri dönüşümün daha iyi anlaşılabilmesi için çeşitli çalışmalar yapılmaktadır. Ambalaj atığı malzemelerin geri dönüşüm sürecine dahil edilmesi için depozito iade sistemi yürürlüğe girmektedir. Depozito iade sistemiyle birlikte ambalaj atıklarının AVM ve marketlere getirilmesi durumunda ücret iadesinin yapılması söz konusudur.

event-thumb

Polietilen maddesi, kimyasallara karşı yüksek mukavemet gösteren polimer türüdür. Endüstriyel üretimde sıklıkla tercih edilen bir polimer olan polietilen maddesi, plastik geri dönüşüm tesislerinde geri dönüştürülerek ham madde olarak yeniden kullanılabilme özelliğine sahiptir. Bu sayede doğada sürdürülebilirliğe katkı sağlanabilir. Polietilen özellikleri bakımından birçok endüstriyel ihtiyaca yanıt veren bir malzemedir. Polietilen suyu çok az emebilen, sert, sağlam, dayanıklı olan bir malzemedir. Bu sayede pek çok sektörde sıklıkla tercih edilir. Polietilen Geri Dönüşümü Nedir? Geri dönüşüm işlemi, plastik ürünlerin pek çoğunda gerçekleştirildiği gibi polietilen malzemelerde de uygulanır. Bu sayede yeni polimer üretiminde kullanılan ham petrolün tüketimini azaltılarak doğal kaynakların korunmasına katkıda bulunulabilir. Geri dönüşüm için uygun olan polietilen malzemeler, yeniden üretimde kullanılarak dünyadaki sürdürülebilirliğe destek olunabilir. Polietilen atıklar, geri dönüşüm işlemiyle yeniden kullanılabilir malzemelere dönüştürülebilir. Geri dönüştürülmüş polietilen, çeşitli ürünlerin imalatında kullanılabilir. Bu ürünler, günlük olarak sıkça karşılaştığımız ürünlerdir. Torbalar, gıda ambalajları, boru hatları, su şişeleri, kablo yalıtımı ve çöp kutuları gibi birçok endüstride kullanılan ürünler geri dönüştürülmüş polietilenden üretilir. Polietilen geri dönüşümü, sürdürülebilir bir çevre için önemlidir. Atık polietilenlerin yeniden kullanılması, yeni malzeme üretimi için gerekli olan enerji, hammadde ve kaynakları azaltabilir. Ayrıca geri dönüşüm polietilen malzemeler ile doğanın kirlenmesini engelleyerek çevre kirliliğinin azaltılmasına yardımcı olur. Plastik geri dönüşüm tesislerinde bulunan LDPE geri dönüşüm hattı, polietilen malzemelerin geri dönüştürülmesi ve yeniden üretimde kullanılması için önemlidir. Polietilen Çeşitleri Nelerdir? Petrokimyasal bir madde olan polietilen maddesinin düşük yoğunluklu, yüksek yoğunluklu ve linier düşük yoğunluklu polietilen çeşitleri bulunur. Farklı özelliklere sahip olan polietilen çeşitleri, kullanım alanları bakımından da çeşitlilik gösterir. Düşük yoğunluklu polietilen (LDPE), termoplastik bir polimerdir ve düşük yoğunluklu yapısı sebebiyle esnek bir malzemedir. Aynı zamanda ışık ve hava sıcaklığına karşı yüksek mukavemet özelliklerine de sahiptir. Yüksek yoğunluklu polietilen (HDPE), suya ve kimyasal maddelere karşı yüksek dayanıklılık gösteren polietilen çeşididir. Darbe ve çekme direnci yüksek olan yüksek yoğunluklu polietilen; basınçlı borular, gaz dağıtım boruları, şişe, bidon, varil, beyaz eşya, makine parçaları, oyuncak, ev eşyası, ambalaj filmi, laminasyon, elektrik ve elektronik eşya imalatında sıkça kullanılır. Aynı zamanda suya dayanıklı özelliği sebebiyle gemi ve tekne imalatında da tercih edilir.

event-thumb

Dünyadaki kalabalığın git gide artması ile atık miktarı da artmıştır ve artmaya devam etmektedir. Evde tüketilen ürünler düşünüldüğünde atıkların oldukça artması olağan bir durum olarak görülebilir çünkü kullanım ne kadar fazla ise çöp de o derece fazla olmaktadır. Bu durumu önleyerek çevre kirliliğinin önüne geçmek için, atıkların kontrollü bir şekilde biriktirilerek ve en aza indirilerek yaşam alışkanlığı oluşturulması gerekmektedir. Pratik yöntemlerle yapılabilecek atık yönetimi ile sürdürülebilir bir dünyaya kavuşmak mümkündür. Peki evsel atıklar nasıl azaltılır, atık yönetimi nasıl yapılır? Çöp Oluşumunu Engelleyin Çöp oluşumunu engellemek için pek çok yöntem uygulanabilmektedir. Bu yöntemler rutin hayata uyarlanabildiğinde atık yönetimi konusunda oldukça başarılı olunabilir. Peki bu yöntemler nelerdir? • Tek kullanımlık ürünleri yaşamımızdan çıkarıp uzun süre kullanılabilen ürünler kullanılmaya başlanmalıdır. • Plastik kullanımını azaltıp cam kullanımını artırmak sağlık açısından oluşan tehditleri aza indirmeye yarar sağlayabilir. • Pilli aletler yerine şarj edilebilir aletlerin kullanımının artmasını sağlamak pil çöplerinin oluşumunu engelleyebilmektedir. Bu sebeple şarj ile çalışan aletlerin tercih edilmesi, yaşamın sürdürülebilirliği açısından değerlidir. • Bununla birlikte tek kullanımlık peçeteler yerine yıkanabilir özelliğe sahip ve uzun ömürlü bezlerin tercih edilmesi gerekmektedir. • Market alışverişlerinde tercih edilen naylon poşetler yerine file veya bez poşetlerin kullanılması gibi geri dönüşüm fikirleri, evsel atıkların azalması konunda oldukça yardımcı olabilmektedir. Geri Dönüşümü Destekleyin Evsel atıklar ve geri dönüşüm iki ayrılmaz kavram olarak ne kadar çok karşımıza çıkarsa, çevreyi koruyabilme konusunda o kadar başarılı olabiliriz. Bunun için geri dönüşümü desteklemek ve geri dönüşüm alışkanlıklarımızı geliştirerek hayatımıza uyarlamak en doğru davranış olacaktır. • Geri dönüşüm konusunda olumlu bir adım atmak için öncelikli olarak, özenli bir şekilde geri dönüşüm projeleri yürütmek veya o projeleri yaşamımıza endeksleyip evsel atıkları ayrıştırarak ya da azaltarak geri dönüşüme katkıda bulunmak gerekmektedir. • Giymediğiniz kıyafetlerin yeni eşyalara dönüştürülebileceği düşüncesi ile hareket edip geri dönüşüme atabilir ya da ihtiyaç sahiplerine ulaştırabilirsiniz. Çalışmayan teknolojik cihazların direkt olarak çöpe atılması, çevre açısından büyük bir zarara yol açabilmektedir. Bu sebeple cihazların onlar için özel olarak ayrılan alanlara bırakılması daha doğru olacaktır.

event-thumb

Geri dönüşüm, kullanım süresi dolan ve artık kullanımı doğa için zararlı olan her türlü maddenin yeniden değerlendirilmesine verilen isimdir. Bu maddeler karton, cam, plastik, metal gibi her türlü hammaddeden olabilir. Atıkların yeniden değerlendirilmesi ancak geri dönüşüm ile mümkündür. Geri dönüştürülmeyen atıklar doğada âtıl halde ve zararlı kimyasallar yayarak doğadaki yaşamı etkileyecek şekilde çözünmeden kalırlar. Geri dönüşüme uğrayan atıklarsa gerekli fiziksel ve kimyasal işlemlerden geçerek ikinci bir hammaddeye dönme şansına sahip olur. Geri Dönüşümün Faydaları Nelerdir? Geri dönüşüm sayesinde başka ikinci bir hammaddeye dönen atıklar ile kaynaklar aşırı derecede kullanılmamış olur. Bunun sebebi ise geri dönüşümün bir maddeyi üretmek için tekrar tekrar halihazırda doğada atığı var olan bir hammaddeyi üreterek kaynakları kullanma ihtiyacını azaltmaktır. Geri dönüşüm aynı zamanda temel prensibi olan atık dönüşümü sayesinde doğadaki kirliliği de azaltır. Örnek vermek gerekirse, atık kâğıdın geri dönüşümü hava kirliliğinde %74 ila %79 arasında bir oranda, su kirliliğinde %35 ve su kullanımına %45 oranında azalmaya yardımcı olur. Yine örnek üzerinden ilerlersek, 1 ton atık kâğıdın geri dönüşümü 8 ağacın kesilmesini engelleyecektir. Bu durum sera gazı salınımının azalmasını de destekleyerek doğamızı koruyacaktır. Doğaya olan bu güçlü faydalarının yanında karton, cam, metal ve plastik gibi ürünlerin dönüştürülmesi kaynak tasarrufu yoluyla ekonomiye de katkıda bulunur. Ülkemizde hurda malzeme ithalini geri dönüşüm sayesinde ciddi oranda azaltma şansına sahibiz. Bu da ithalatta döviz harcamalarını azaltacaktır. Geri Dönüşüm Nasıl Yapılır? Sizin de evinizde çöplerinizi ayrıştırarak katkıda bulunabileceğiniz geri dönüşüm süreci kaynakları toplamakla başlar. Belediyeler, kamu kuruluşları ve sivil toplum kuruluşları tarafından desteklenen özel atık toplama noktalarında atıklar toplanır ve çöplerden ayıklanır. Atıkları kendi içinde sınıflandırmaksa oldukça önemlidir ve siz de evinizde bu şekilde atıklarınızı çöplerden ve kendi içlerinde ayırıp uygun yerlere bırakarak bu süreci kolaylaştıracak bir adım atabilirsiniz. Cam, plastik, metal ve kâğıt gibi atıklar ayrıştırılıp temizlendikten sonra bir balya haline getirilir ve geri dönüşüm tesisine gönderilir. Geri dönüşüm tesisine giden balyalar yeniden kullanıma hazırlanmak için gerekli fiziksel ve kimyasal aşamalardan geçerek yeniden kullanıma hazır hale gelir. Yapısına uygun bir şekilde yeniden kullanıma kazandırılan ürünler pazara çıkarılarak tüketiciye sunulur ve yeni kaynakların tüketilmesine gerek kalmadan yeni maddeler elde edilmiş olur.

event-thumb

Dünyadaki kalabalığın git gide artması ile atık miktarı da artmıştır ve artmaya devam etmektedir. Evde tüketilen ürünler düşünüldüğünde atıkların oldukça artması olağan bir durum olarak görülebilir çünkü kullanım ne kadar fazla ise çöp de o derece fazla olmaktadır. Bu durumu önleyerek çevre kirliliğinin önüne geçmek için, atıkların kontrollü bir şekilde biriktirilerek ve en aza indirilerek yaşam alışkanlığı oluşturulması gerekmektedir. Pratik yöntemlerle yapılabilecek atık yönetimi ile sürdürülebilir bir dünyaya kavuşmak mümkündür. Peki evsel atıklar nasıl azaltılır, atık yönetimi nasıl yapılır? Çöp Oluşumunu Engelleyin Çöp oluşumunu engellemek için pek çok yöntem uygulanabilmektedir. Bu yöntemler rutin hayata uyarlanabildiğinde atık yönetimi konusunda oldukça başarılı olunabilir. Peki bu yöntemler nelerdir? • Tek kullanımlık ürünleri yaşamımızdan çıkarıp uzun süre kullanılabilen ürünler kullanılmaya başlanmalıdır. • Plastik kullanımını azaltıp cam kullanımını artırmak sağlık açısından oluşan tehditleri aza indirmeye yarar sağlayabilir. • Pilli aletler yerine şarj edilebilir aletlerin kullanımının artmasını sağlamak pil çöplerinin oluşumunu engelleyebilmektedir. Bu sebeple şarj ile çalışan aletlerin tercih edilmesi, yaşamın sürdürülebilirliği açısından değerlidir. • Bununla birlikte tek kullanımlık peçeteler yerine yıkanabilir özelliğe sahip ve uzun ömürlü bezlerin tercih edilmesi gerekmektedir. • Market alışverişlerinde tercih edilen naylon poşetler yerine file veya bez poşetlerin kullanılması gibi geri dönüşüm fikirleri, evsel atıkların azalması konunda oldukça yardımcı olabilmektedir. Geri Dönüşümü Destekleyin Evsel atıklar ve geri dönüşüm iki ayrılmaz kavram olarak ne kadar çok karşımıza çıkarsa, çevreyi koruyabilme konusunda o kadar başarılı olabiliriz. Bunun için geri dönüşümü desteklemek ve geri dönüşüm alışkanlıklarımızı geliştirerek hayatımıza uyarlamak en doğru davranış olacaktır. • Geri dönüşüm konusunda olumlu bir adım atmak için öncelikli olarak, özenli bir şekilde geri dönüşüm projeleri yürütmek veya o projeleri yaşamımıza endeksleyip evsel atıkları ayrıştırarak ya da azaltarak geri dönüşüme katkıda bulunmak gerekmektedir. • Giymediğiniz kıyafetlerin yeni eşyalara dönüştürülebileceği düşüncesi ile hareket edip geri dönüşüme atabilir ya da ihtiyaç sahiplerine ulaştırabilirsiniz. Çalışmayan teknolojik cihazların direkt olarak çöpe atılması, çevre açısından büyük bir zarara yol açabilmektedir. Bu sebeple cihazların onlar için özel olarak ayrılan alanlara bırakılması daha doğru olacaktır.

event-thumb

Su kaynaklarının her biri insanlık için çok değerlidir. Çünkü, su insanlar için bir yaşam kaynağı görevi görmektedir. Bu nedenle de su kaynaklarının temiz tutulması, su kaynaklarının korunması hem ekolojik hem de yaşamsal anlamda elzem durumlardır. Bu bakımdan da denizler gibi ciddi su kaynaklarının kirlilikten kurtarılması çok önemlidir. Bunun sağlanabilmesi için ise izlenilmesi gereken birkaç nokta vardır. Bu noktaların neler olduğu, plastik kirliliğinin ne olduğu ve nasıl önlenebileceği gibi birkaç bilgiyi sizler için kısaca araştırdık. Denizlerdeki Plastik Kirliliğinin Nedeni Nedir? Denizlerdeki plastik kirliliğinin ana nedeni aslında karalardır. Çünkü, karalarda insanlar yaşamaktadır ve her insan çevreye saygılı olmadığı için pek çok çöpünü, atığını denize atmaktadır. Bu durumda zaman içerisinde denizlerin kirlenmesine, denizlerde yaşayan canlıların zarar görmesine ve ekolojik dengenin bozulmasına neden olmaktadır. Bu nedenle de öncelikle denizlerdeki plastik kirliliğinin artmaması üzerine bir eğilim gösterilmesi gerekir. Bunun için de öncelikle toplumun bilinçlendirilmesi ve insanların çevre bilinci hususunda bilgilendirilmesi gerekir. Denizlerdeki Plastik Kirliliği Nasıl Önlenmeli? Denizlerdeki plastik atıkların önlenebilmesi için dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır. Bu noktaların en önemlisi ise atıkların denizlere karışmasının önlenmesidir. Aynı zamanda da kıyılardaki kamu ve özel işletmelerin plajlardaki plastik atık yönetimine dikkat etmesi ve bu bölgelere atık tesislerinin kurulması gerekliliğinden söz etmek gerekir. Kıyı şeritlerinde yaşayan kişilerin sahil temizliği ile ilgili bilinçlendirilmesi ve eğitim programları ile kirliliğin önlenmesi hususunda bilinçlendirilmesi gerekir. Atık su arıtma çalışmalarının iyileştirilmesi, doğru uygulamaların teşvik edilmesi, limanlarda atık kabul tesislerinin kurulması ve geri kazanım ve geri dönüşüm süreçlerinin geliştirilmesi önerilir. Bunun yanı sıra çevre mevzuatına uygun kararların alınması, ekonomik yatırımların desteklenmesi, kaynak verimliliğinin arttırılması da denizlerdeki plastik kirliliğinin azaltılması noktasında etkili olacaktır. Atık toplama ve geri dönüşüm verimliliğinin arttırılması ile birlikte programların teşvik edilmesi, plastik atık zincirlerinin kurulması, deniz atıkları ile ilgili daha caydırıcı yasaların ya da düzenlemelerin yapılması denizlerin temizlenmesi için izlenebilecek en temel yollardır. Aynı zamanda da deniz atıkları ile ilgili kamu ve özel sektörün iş birliği kurması da toplumsal bir yarar sağlayacaktır.

event-thumb

Dünya’da yılda üretilen 300 milyon ton plastiğin bir kısmı rüzgâr, gelgit, kanal, akıntı ve diğer yollarla denizlere taşınmaktadır. Dünya genelinde plastiklerin geniş bir alana yayılması ile çözünmesi 1000 yılı bulabilmektedir. Bu uzun süre boyunca denize ve içinde yaşayan canlılara zarar veren atık plastik maddeler, büyük kayıplara yol açmaktadır. Deniz yüzeyinde kalan ve küçük parçalara ayrılan plastik maddeler, denizde yaşayan canlıların onları yiyecek sanması sonucunda tüketilerek ölüme yol açmaktadır. Denizde uzun süre boyunca yol olmayan plastikler, canlıların ölümüne sebep olmasının yanı sıra vücutlarına takılarak yaşamlarını zorlaştırabilmektedir. Böyle bir durumda canlılar yaşamsal faaliyetlerini sürdürememektedir. Denizde yaşayan canlıların hem yaralanmalarına hem de ölmelerine sebep olan plastik maddeler; yunuslar, yengeçler, deniz kuşları, köpekbalıkları, deniz kaplumbağaları ve çeşitli deniz hayvanlarını olumsuz yönde etkilemektedir. Göl, nehir, deniz, okyanus, yer altı suları gibi su kaynaklarında görülen su kirliliği; bu doğal alanlara çeşitli sebepler ile karışan plastik maddeler ile gerçekleşmektedir. Suya karışan plastik maddeler, suyun fiziksel, biyolojik ve kimyasal özelliklerini değiştirmektedir. Sulara karışan maddelerin suyun doğal yapısı bozması ve hem insan hem de deniz canlılarının sağlığına zarar verdiği görülmektedir. Denize karışan bu plastikler, başta balıklara daha sonra da tüm canlılara zarar vermektedir. Denize Atılan Plastiklerin Canlılar Üzerindeki Etkisi • Su kirliliğinin artması ile birlikte yalnızca deniz canlıları etkilenmemektedir. Deniz canlılarının yanında bitkilerin gelişimi de olumsuz yönde etkilenmektedir. Fotosentez için bitkilerin ihtiyaç duyduğu mineraller alınamadığında ormanlar büyüyemez. • Su kirliliğine sebep olan plastikler, alglerin büyümesine, balıkların ve denizde yaşamını sürdüren diğer canlıların oksijen almalarına engel olmaktadır. Bu bağlamda ekosistemi olumsuz etkilemektedir. • Suların zehirlenmesine yol açan plastikler doğada serbest bir halde dolaşarak hem denizin yapısını bozduğu hem de toprağı zehirlediği bilinmektedir. Bu durum, canlıların yaşamlarını tehdit ettiği de yadsınamaz bir gerçektir. • Bunların yanı sıra plastik maddelerden dolayı bitkilerin zarar görmesi sebebiyle tarımsal faaliyetler de kalitesini yitirmektedir. Buna bağlı olarak doğadaki canlılar beslenemez ve yaşam döngüsü sürdürülemeyecek bir hal almaktadır. Denize atılan plastiklerin canlılar üzerindeki etkileri genel olarak düşünüldüğünde canlıların doğal dengelerinin bozulduğu sonucuna varılmaktadır.

event-thumb

Su kaynaklarının her biri insanlık için çok değerlidir. Çünkü, su insanlar için bir yaşam kaynağı görevi görmektedir. Bu nedenle de su kaynaklarının temiz tutulması, su kaynaklarının korunması hem ekolojik hem de yaşamsal anlamda elzem durumlardır. Bu bakımdan da denizler gibi ciddi su kaynaklarının kirlilikten kurtarılması çok önemlidir. Bunun sağlanabilmesi için ise izlenilmesi gereken birkaç nokta vardır. Bu noktaların neler olduğu, plastik kirliliğinin ne olduğu ve nasıl önlenebileceği gibi birkaç bilgiyi sizler için kısaca araştırdık. Denizlerdeki Plastik Kirliliğinin Nedeni Nedir? Denizlerdeki plastik kirliliğinin ana nedeni aslında karalardır. Çünkü, karalarda insanlar yaşamaktadır ve her insan çevreye saygılı olmadığı için pek çok çöpünü, atığını denize atmaktadır. Bu durumda zaman içerisinde denizlerin kirlenmesine, denizlerde yaşayan canlıların zarar görmesine ve ekolojik dengenin bozulmasına neden olmaktadır. Bu nedenle de öncelikle denizlerdeki plastik kirliliğinin artmaması üzerine bir eğilim gösterilmesi gerekir. Bunun için de öncelikle toplumun bilinçlendirilmesi ve insanların çevre bilinci hususunda bilgilendirilmesi gerekir. Denizlerdeki Plastik Kirliliği Nasıl Önlenmeli? Denizlerdeki plastik atıkların önlenebilmesi için dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır. Bu noktaların en önemlisi ise atıkların denizlere karışmasının önlenmesidir. Aynı zamanda da kıyılardaki kamu ve özel işletmelerin plajlardaki plastik atık yönetimine dikkat etmesi ve bu bölgelere atık tesislerinin kurulması gerekliliğinden söz etmek gerekir. Kıyı şeritlerinde yaşayan kişilerin sahil temizliği ile ilgili bilinçlendirilmesi ve eğitim programları ile kirliliğin önlenmesi hususunda bilinçlendirilmesi gerekir. Atık su arıtma çalışmalarının iyileştirilmesi, doğru uygulamaların teşvik edilmesi, limanlarda atık kabul tesislerinin kurulması ve geri kazanım ve geri dönüşüm süreçlerinin geliştirilmesi önerilir. Bunun yanı sıra çevre mevzuatına uygun kararların alınması, ekonomik yatırımların desteklenmesi, kaynak verimliliğinin arttırılması da denizlerdeki plastik kirliliğinin azaltılması noktasında etkili olacaktır. Atık toplama ve geri dönüşüm verimliliğinin arttırılması ile birlikte programların teşvik edilmesi, plastik atık zincirlerinin kurulması, deniz atıkları ile ilgili daha caydırıcı yasaların ya da düzenlemelerin yapılması denizlerin temizlenmesi için izlenebilecek en temel yollardır. Aynı zamanda da deniz atıkları ile ilgili kamu ve özel sektörün iş birliği kurması da toplumsal bir yarar sağlayacaktır.

event-thumb

Dünyada yaşayan tüm canlıları doğrudan veya dolaylı olarak olumsuz etkileyen deniz kirliliği, yaşamsal faaliyetlerin sürdürülebilmesi için kritik bir konudur. Deniz kirliliğinin dikkat çeken sebepleri arasında karasal atıklar vardır. Bu atıklar, denizleri kirleterek deniz ekosisteminin bozulmasına yol açar. Balıkçılık faaliyetlerinin yapılamaması, balıkların zarar görmesi ve insan sağlığının olumsuz etkilenmesi deniz kirliliğinin sonuçları arasında yer alır. Peki, deniz kirliliğinin nedenleri nelerdir, nasıl önlenebilir? Deniz Kirliliğinin Nedenleri Nelerdir? Deniz kirleticilerinin türü, nedenleri ve hızı değişse de kirleticilerin ana faktörleri aşağıdaki gibi sıralanabilir: • Maden arama gibi faaliyetlerde kullanılan kimyasallar • Kurallara aykırı ve yanlış atık dökümü • Arıtılmayan kanalizasyon sistemleri • Sanayi atıkları • Aşınmış su borularından sızan zehirli maddeler • Yap sızıntıları • Küresel ısınma • Radyoaktif atıklar • Hava kirliliği Deniz Kirliliğinin Önüne Nasıl Geçilir? Denizlerin kirlenmesini önlemek için denizlere açılan kanalizasyonların atık su istasyonlarına boşaltılması gerekir. Bunun yanı sıra fabrika atıklarının da denize dökülmesi engellenmelidir. Kişilerin deniz kirliliğini önlemesinin ilk adımı denizlere atık boşaltmaması ve boşaltılmasına engel olmasıdır. Bu duyarlı davranışın tüm kişiler tarafından sergilenmesi gerekir. Örneğin; sürekli plastik kullanımını azaltarak denizlerdeki mikro plastik oranını azaltmakla işe başlanabilir. Bu sayede deniz kirliliğinin deniz canlılarına etkisi azaltılabilir. Tüm bunların ışığında denizlerin temiz kalması ve yeni atıkların oluşmaması için vatandaşların bilinçlendirilmesi ve kişilere eğitim verilmesi gerekir. Denizlere atıkların atılmaması vatandaşların üzerine düşen önemli bir sorumluluktur. Özellikle kıyı şeridinde yaşayanların sahil temizliği konusunda bilgilendirilmesi ve eğitim programlarına dahil edilmesi deniz kirliliğinin önlenmesi hususunda önemlidir. Deniz kirliliğinin önlenebilmesi için atık su arıtma çalışmalarının geliştirilmesi, doğru uygulamaların teşvik edilmesi, limanlarda atık kabul tesislerinin kurulması ve geri dönüşüm süreçlerinin iyileştirilmesi gerekir. Aynı zamanda çevre yasasına uygun kararlar alınmalıdır. Ekonomik yatırımlar desteklenmeli ve kaynak verimliliği artırılmalıdır. Bu durumlar, denizlerdeki kirliliğin azalması konusunda olumlu bir etki yaratacaktır. Atık toplama ve geri dönüşüm verimliliğini artırmak, deniz kirliliği için önemli bir adım olur. Bunların yanında programların teşvik edilmesi, plastik atık zincirlerinin kurulması, deniz atıkları ile ilgili daha caydırıcı yasaların veya düzenlemelerin yapılması denizlerin kirliliğini giderir ve önler.

event-thumb

Çevre kirliliğinde çevrenin insan eliyle bozulur. Çevre kirliliğinde teknoloji, sanayi, nüfus artışı gibi sebepler nedeniyle kaynaklar bilinçsiz kullanımı söz konusudur. Doğa kendini yenileyen yapıya sahip olmasına rağmen çevre kirliliği, çevreye onarılması zor hasar vermektedir. Çevre kirliliğine sebep olan faktörleri tamamen yok etmek mümkün olmasa da bu etkileri en aza indirmek için bazı önlemler almak son derece önemlidir. Çevre Kirliliğini Önlemek İçin Yapılabilecekler Ekolojik Bilincin Artması Çevre kirliliğinin önüne geçmek için ekolojik dengenin korunması ve duyarlılığın artırılması son derece önemlidir. Çöplerin kesinlikle doğaya bırakılmaması, kağıt, cam ve plastik gibi atıkların geri dönüşüm sürecine dahil edilmesi son derece önemlidir. Geri dönüştürülebilen maddelerin doğaya bırakılması, doğada bu zararlı maddelerin binlerce yıl kalmasına neden olmaktadır. Plastik Maddelerin Geri Dönüştürülmesi Geniş kullanım alanına sahip olan plastik, ekonomik olması ve pratik kullanımı sebebiyle birçok alanda yaygın olarak tercih edilmektedir. Plastik atıklar doğada binlerce yıl kalmaktadır. Plastik atıklar doğaya bırakılması halinde çürümez, paslanmaz, çözünmeden binlerce yıl doğada kalabilir. Suyun ve toprağın kirlenmesine neden olur, suda bulunan canlılara zarar verir. Plastik atıklar ekolojik dengesinde önemli zararlara yol açar. Plastik atıklar yıllarca doğada birikir ve çözünmez. Toprağın ve doğanın kirlenmesine sebep olur. Sudaki ve doğadaki canlılara zarar verir. Bu nedenle plastik atıklar dünyanın ekolojik dengesinde önemli hasara neden olur. Plastiklerin doğaya atılmadan geri dönüşüm sürecine dahil edilmelidir. Ekolojik dengenin korunması ve sürdürülebilir bir yaşam için plastik atık geri dönüşümü son derece önemlidir. Çevre Kirliliğini Önlemek İçin Hangi Adımları Atabiliriz? Çevre kirliliğini azaltmak ve ekolojik dengeyi korumak için pek çok önlem alınabilir. Bu konuda toplum olarak bilinçlenmek ve geri dönüşüme önem vermek son derece önemlidir. Çevre kirliliğini önlemek için atılabilecek adımlar şu şekilde sıralanabilir; Çöpleri doğaya rastgele şekilde atmamak gerekir. Her atık çöp değildir. Geri dönüştürülebilir malzemelerin ayrıştırılması ve geri dönüşüm sürecine dahil edilmesi gerekir. Bu sayede malzeme çöp olarak doğaya karışmayacaktır. Bilinçli bir şekilde doğayı korumak mümkündür. Doğa yok olmadan önlem almak ve hareket etmek gerekir. Geri dönüştürülebilir ürünler kullanarak doğayı yok olmaktan kurtarabilirsiniz.

event-thumb

Kimyasal enerjiyi doğrudan elektrik enerjisine dönüştürerek bünyesinde depolayan piller, günlük hayatımızda sıklıkla kullandığımız ürünler arasında yer alır. Kullanım ömrünü tamamlamış veya çeşitli sebeplerden dolayı kullanılmayacak duruma gelmiş piller ise atık pil olarak adlandırılmaktadır. İçerisinde cıva, kurşun, nikel gibi ağır kimyasallar bulunan piller, atık olması durumunda çevreye ve insan sağlığına birçok açıdan zarar vermektedir. Bu nedenle atık pillerin atık pil kutusuna atılarak geri kazandırılması gerekmektedir. Atık pillerin diğer atık maddeler ile suya, doğaya karışması, çevreye geri dönülemez zarar verebilir. En basitinden atık pillerin içerisinde bulunan kimyasal maddeler, vahşi çöp depolama alanlarından sulama sularına ve toprağa karışarak inanılmaz bir çevre kirliliğine sebep olabilir. Atık pillerin çevreye ve insan sağlığına zararları konusunda detaylı bilgi edinmek için yazımızı okumaya devam edebilirsiniz. Atık Pil Nedir? Atık pil, kullanım ömrünü tamamlamış veya fiziksel olarak zarar gördüğü için işlevini yerine getiremeyen pillerdir. Ülkemiz, pil ihtiyacını genellikle diğer ülkelerden ithal ederek karşılamaktadır. Fakat ithal ettiğimiz piller içerisinde ağır metal olan cıva bulunmamaktadır. Kadmiyum maddesi ise kullanıldığı tür itibariyle yaklaşık %2-3 civarında bir paya sahiptir. Bu durum, pil üreticilerinin ağır metalleri daha az kullanarak çevre dostu bir üretim gerçekleştirdiklerini ortaya koymaktadır. Ancak pillerin içerisinde hala karbon, çinko, demir, mangan, nikel, lityum, kobalt, kadmiyum, bakır, alüminyum gibi kimyasal maddeler bulunmaktadır. Bu maddelerin çevreyi ve doğayı kirletmemesi için atık pilleri, çevreye veya çöpe atmamaya özen göstermeliyiz. Atık pilleri pil atık kutusuna atarak geri dönüşümüne destek olmak, çevremize ve geleceğimize yapabileceğimiz en büyük iyiliklerden biridir. Atık Pillerin Çevreye ve İnsan Sağlığına Zararları Nelerdir? Atık pillerin doğaya verdiği zararlar oldukça fazladır. Atık piller, doğrudan veya dolaylı olarak insan sağlığı için de son derece zararlıdır. Atık pil kutusuna atılmadan ve geri dönüştürülmeyen atık pillerin çevreye ve insan sağlığına pek çok açıdan zararlıdır. Atık piller, çöpe atıldığı takdirde katı atık depolama sahasında bozularak içerisindeki kimyasal maddeler serbest hale geçer. Doğada bozulmayan cıva ve cıva bileşikleri, halk sağlığını olumsuz etkileyen toksik bir maddedir. Pil içerisinde bulunan ağır metallerden biri de kadmiyumdur. Toksik bir kimyasal madde olan kadmiyum ve bileşikleri, çöpte bulunan pilden serbest hale geçerek suya karışabilir. Kadmiyumlu su, içme suyuna ve toprağa karışarak doğadaki besin zincirinin bozulmasına sebep olurken aynı zamanda içme suyu ile insan vücuduna karışabilir. Pillerin içinde bulunan bir diğer ağır metal ise kurşundur. Kurşun insan vücuduna solunum, içme suyu ve gıdalar ile girer. Vücuda giren kurşun ciğerlere ulaşarak kana karışmaya başlar. Kurşun dolaşım sistemindeki kan ile karaciğer, böbrek, beyin ve kas gibi yumuşak dokularda 35-40 gün bekler. Daha sonra kemik ve diş gibi sert dokularda yarılanma süresi 20 yılı bulmaktadır. İnsan vücudundaki kurşun; işitme bozukluğuna, sinir iletim sisteminde ve hemoglobin bileşiminde düşmeye, kansızlığa, mide ağrısına, böbrek ve beyin iltihaplanmasın kısırlığa, kansere ve ölüme dahi neden olabilir. Çöpe atılan pillerdeki ağır metaller, gün geçtikçe serbest hale geçer, sızıntı suyu ile yer altı sularının, toprağın ve yüzeysel suların kirlenmesine sebep olur. Kirlenen yer altı sularını arıtmak son derece maliyetlidir. Çöp yakma tesislerinde ise yanma ile pil içerisindeki bir grup ağır metal uçucu hale geçerek yeryüzünde geniş bir alana yayılarak akarsuların ve göllerin kirlenmesine neden olur. Atık Pillerin Geri Dönüşümü Günlük olarak sıklıkla kullanılan taşınabilir pillerin geri dönüşümü açısından önemli üç unsur bulunmaktadır. Bu unsurları şöyle sıralayabiliriz: • Atık pillerden ortaya çıkabilecek zararlı gazlardan ve maddelerden alıcı ortamları korumak, • Atık pillerin içerdiği ağır metallerin toprağa ve suya karışmasının önüne geçmek, • Pillerin bünyesindeki bazı metalleri geri dönüştürerek ekonomik kazanç yaratmak.

event-thumb

Günümüzde evlerde, araçlarda ve endüstriyel üretim yapılan alanlarda aküler yaygın olarak kullanılır. Atık akü ise kullanım ömrünü tamamlayan aküleri tanımlamak amacıyla kullanılır. Aküler doğaya ve insan sağlığına zararlı olabilecek tehlikeli maddeler içerir. Bu nedenle kullanım ömrünü tamamlayan atık akülerin doğru bir şekilde bertaraf edilmesi gerekir. Atık akülerin geri dönüşümü, sürdürülebilirliğin sağlanması ve toksik maddelerin doğaya salınmasını önlemek amacıyla kritik bir adımdır. Atık Akü Nedir? Elektrik kaynağı olarak pek çok alanda tercih edilen akülerin, belirli bir kullanım ömrü bulunur. Kullanım süresi dolan aküler, atık akü olarak adlandırılır. Kullanım ömrünü tamamlayan atık akülerin geri dönüşümü, çevresel sürdürülebilirliğin sağlanması açısından son derece önemli bir konudur. Aküler temel olarak plastik, kurşun, asit ve kurşun gibi bileşenlerden oluşur. Akülerin içeriğinde bulunan asitli çözeltiler ve kurşunun geri dönüşüme katılması çevreyi ve insan sağlığını doğrudan etkileme özelliğine sahiptir. Bu nedenle atık akülerin depolanması, nakliyesi ve geri dönüşüm sürecinde geçirdiği evrelerde dikkatli davranılması gerekir. Atık Pil ve Akümülatörlerin Kontrolü yönetmeliği, 2005 yılından bu yana uygulanmaktadır. Atık Aküler Geri Dönüşüm Tesislerine Nasıl Ulaştırılır? Atık aküler, içeriğindeki bileşenler sebebiyle çevreye ve insan sağlığına zarar verdiği için geri dönüşüm tesislerinde çeşitli işlemlerden geçirilerek geri dönüşüm işlemine alınır. Bu nedenle kullanım süresi dolan akülerin ücretsiz olarak satıcıya veya yetkili servise iade edilmesi gerekir. Yetkili servis veya akü satıcısı, aldığı atık aküyü, kimyasal sızıntıların önüne geçmek amacıyla çeşitli güvenlik önlemlerinden geçirir. Atık aküler, uygun bir alanda üst üste en fazla 5 tane olacak şekilde istiflenir. Atık Aküler, Atık Pil ve Akümülatörlerin Kontrolü Yönetmeliğine göre; atık aküler geçici depolama alanlarında en fazla 90 gün muhafaza edilebilir. Atık aküler, akü firmasının bölge temsilcilikleri tarafından oluşturulan güvenli alanlarda kayıt altına alınarak takibi yapılır. Depoya aktarım işlemleri tamamlandığında Ulusal Atık Taşıma Formu doldurulur. Form doldurulduğunda lisanslı araçlar aracılığıyla lisanslı geri dönüşüm tesislerine nakliye süreci başlatılır. Geri dönüşüm tesisine ulaşan atık akülerin tesise girişinde de birtakım güvenlik önlemleri gerçekleştirilerek uygunluk alınır. Atık Akülerin Geri Dönüşüm Süreci Nasıl İşler? Atık akülerin geri dönüşümü, çevre ve insan sağlığı açısından son derece önemlidir. Kullanım ömrünü tamamlayan atık aküler, yetkili servisler ve satıcılar tarafından geri dönüşüm tesislerine ulaştırılır. Geri dönüşüm tesisine getirilen atık aküler, şu işlemlerden geçer: • Atık aküler özel çekiçler ile uygulanan kuvvetli basınçla ezilir. • Çeşitli kimyasallar kullanılarak ezilen parçalardaki kurşun ve asit karışımı süzülür. • Daha sonra kurşun ve plastikten oluşan parçaların bulunduğu bu karışım kazana aktarılır. • İçi suyla dolu olan kazanda kurşun ve plastik parçaları bir süre bekletilir. • Kurşun parçaları, suyun dibine çökerken daha hafif olan plastik akü parçaları, suyun yüzeyinde kalır. • Kurşundan ayrışan plastik akü parçaları, geri dönüşüm sürecine alınarak yeni bir akünün ya da farklı eşyaların yapımında kullanılarak tekrar değerlendirilmesi sağlanır. • Ardından kurşun ve asitten oluşan malzemeler de asit nötralizasyon işlemine tabi tutulur. • Nötralizasyon sonrasında kurşun ve asit tamamen sıvı hale getirilir. • Yapılan süzme işlemi sonucunda kurşun, asitten ayrıştırılır. Kalan kurşunlu kısım ise filtre pres işlemine tabi tutularak topraklanır. • Son olarak kalan metallerin içerisine saf haldeki kömür de eklenerek elde edilen içerik kurutucuya gönderilir. Yaklaşık 10 saat süren kurutucu aşaması ile kurşun eritilir.

event-thumb

Ürünlerin korunması, taşınması, depolanması ve tüketiciye sunulması için kullanılan malzemelerin bir araya getirilmesi ile oluşturulan ambalajlar, ürünlerin dış etkenlerden korunmasını sağlar. Ambalaj atığı geri kazanımı ise kullanılmış ambalaj malzemelerinin toplanması, işlenmesi ve tekrar kullanılabilir hale getirilmesi sürecidir. Bu süreç, ambalaj atıklarının çevreye verdiği zararı en aza indirirken doğal kaynakların korunmasına ve üretimde sürdürülebilir bir döngü oluşturulmasına destek olur. Kullanılmış ambalajlar, ambalaj atığı olarak değerlendirilir. Ambalaj atığı geri dönüşümü sayesinde kullanılmış ambalajlar çeşitli geri dönüşüm işlemlerinden geçirilerek yeniden üretimde kullanılabilir. Ülkemizde 2017 yılında yürürlüğe siren Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği ile bu atıkların üretimde yeniden kullanılması desteklenir. Ambalaj Atığı Geri Kazanımı Nedir? Ambalaj atığı geri dönüşümü süreci, kullanılmış ambalaj malzemelerinin toplanması, işlenmesi ve tekrar kullanılabilir hale getirilmesi sürecini kapsar. Bu süreç, ambalaj atıklarının çevreye verdiği zararı en aza indirirken doğal kaynakların korunmasına destek olur. Ambalaj atığı geri kazanımı sayesinde sürdürülebilir bir döngü de oluşturulabilir. Ambalaj Atığı Geri Kazanımı Önemi Nedir? Ambalaj atıkları, doğada uzun süre çözünmediği için çevreye zararlı atıklar arasında yer alır. Bu sebeple ambalaj atıklarının geri dönüştürülerek üretimde yeniden kullanılması, çevre açısından son derece önemlidir. Ambalaj atığı geri dönüşümü önemi genel olarak şöyle sıralanabilir: • Ambalaj atığı geri dönüşümü sayesinde yeni ambalaj üretiminin azalmasına neden olur. Bu durum ise enerji tasarrufu sağlanmasına destek olur. • Ambalaj atığı geri kazanımı ile tesislerde yeni istihdam alanı oluşmasına olanak sağlar. Bu sayede ekonomiye katkıda bulunulabilir. • Atık miktarları azaltılarak, yeni ürünlerde de ham madde ihtiyacı en aza indirilebilir. • Karbon emisyonu azaltılarak doğal kaynakları koruma sürecinde önemli bir rol oynar. Ambalaj Atığı Geri Kazanımı Nasıl Yapılır? Geri dönüşüm tesislerinde özel ekipmanlar ile gerçekleştirilen ambalaj atığı geri kazanım süreci için genellikle şu adımlar takip edilir: • Kullanılmış ambalaj atıkları, geri dönüşüm için tasarlanmış konteynerlere veya geri dönüşüm noktalarına atılır. Ambalaj atığı türleri, toplandıktan sonra geri dönüşüm tesislerine teslim edilir. • Toplanan ambalaj atıkları, geri dönüşüm tesislerinde türlerine göre ayrıştırılır. Bu aşamada, plastik, kâğıt, cam, metal gibi farklı türdeki ambalaj malzemeleri, birbirinden ayrılarak gruplandırılır. Ayrıştırma işlemi, otomatik veya manuel olarak gerçekleştirilebilir. • Ayrıştırılan ambalaj atıkları, özel yöntemler ile yağ, kir gibi dış etkenlerden temizlenir. • Ayrıştırılarak temizlenen ambalaj malzemeleri, işleme sürecine tabi tutulur. Bu süreç, malzemelerin uygun şekilde hazırlanmasını içerir. Plastik ambalajlar eritilir, kâğıt ambalajlar öğütülür, cam ambalajlar kırılarak granül haline getirilir ve metal ambalajlar ise parçalanır. • İşleme sürecinin ardından ambalaj atıkları, yeniden kullanım veya yeniden dönüşüm yoluyla tekrar kullanılabilir hale getirilir.

event-thumb

Alüminyum, farklı sektörlerde üretimde sıklıkla tercih edilen malzemelerden biridir. Bu nedenle alüminyum geri dönüşümü; doğal kaynakları korumak, enerji tasarrufu ve çevresel sürdürülebilirliği sağlamak açısından son derece önemli bir konudur. Alüminyum geri dönüşümü, kullanılmış veya atık alüminyum malzemelerin toplanması, işlenmesi ve tekrar üretimde kullanılması sürecidir. Alüminyum; gıda, teneke kutular, alüminyum folyolar, ambalaj malzemeleri, otomobil parçaları ve yapı malzemeleri gibi çeşitli sektörlerde tercih edilen malzemeler arasında yer alır. Bu durum, alüminyum geri dönüşümünün önemini artırır. Alüminyum Geri Dönüşümü Nasıl Yapılır? Alüminyum geri dönüşüm firmaları aracılığıyla geri dönüştürülebilir metallerden biridir. Alüminyum geri dönüşüm süreci, alüminyum malzemenin değerinin korunarak doğal kaynakların tasarruflu bir şekilde kullanılmasına imkân tanır. Geri dönüştürülebilir bir metal olan alüminyum, bu sebeple pek çok sektörde tercih edilir. Geri dönüşüm tesislerinde gerçekleştirilen alüminyum geri dönüşümü işleminde yaygın olarak şu adımlar takip edilir: • Kullanılmış alüminyum malzemeler; belediyeler, geri dönüşüm tesisleri, atık toplama şirketleri veya özel geri dönüşüm firmaları tarafından toplanır. • Toplanan alüminyum malzemeler, türlerine göre alaşımlarına göre ayrılarak sınıflandırılır. • Sınıflandırılan alüminyum malzemeler, işleme tesislerinde fiziksel veya kimyasal yöntemlerle temizlenir, ezilir veya eritilir. Bu aşama, alüminyumun işlenebilir hale gelmesini sağlar. • Yeniden işlenebilir hale getirilen alüminyum malzemeler, yüksek sıcaklıkta eritilir. Alüminyum geri dönüşüm makineleri ile alüminyumun saf metal formuna dönüştürülmesi için gereken rafinasyon işlemi gerçekleştirilir. Bu işlem ile elde edilen alüminyum metal, yeni ürünlerin üretiminde kullanılmak üzere depolanır. • Saf alüminyum metal, yeni ürünlerin üretiminde kullanılarak geri dönüştürülmüş alüminyum ürünleri oluşturulur. Alüminyum Geri Dönüşümü Neden Önemlidir? Alüminyum geri dönüşümü, sürdürülebilir bir döngü oluşturarak alüminyumun kaynakların daha verimli bir şekilde kullanılmasını sağlar. Alüminyum geri dönüşüm süreci; doğal kaynakların korunması, enerji tasarrufu, atık azaltma ve çevresel sürdürülebilirliğin sağlanması gibi birçok avantaj sunar. Doğal Kaynakların Korunması Alüminyum geri dönüşümü, doğal kaynakların korunmasında büyük bir rol oynar. Alüminyum üretiminde kullanılan ham maddeler, bauxit adı verilen bir cevherden elde edilir. Bu cevherin aşırı kullanılması; toprak erozyonuna, habitat kaybına ve su kirliliğine yol açabilir. Ancak alüminyum geri dönüşümü sayesinde, doğal kaynakların tüketiminin önüne geçilebilir. Atık Miktarının Azaltılması Alüminyum geri dönüşümü, atık miktarının azaltılmasına yardımcı olur. Geri dönüşüm sayesinde kullanılmış alüminyum malzemeler tekrar işlenerek yeni ürünlere dönüştürülür. Bu, atık miktarının azalmasına ve çöplüklerdeki doluluk oranlarının düşmesine katkıda bulunur. Aynı zamanda atık yönetimi sorununu da hafifletir. Çevresel Sürdürülebilirliğin Sağlanması Alüminyum geri dönüşüm işlemi, çevresel sürdürülebilirliğin artmasına destek olur. Alüminyum geri dönüşümü sayesinde kaynakların verimli bir şekilde kullanılarak gelecek nesiller için sürdürülebilir bir çevre yaratılabilir. Ekonomik Faydalar Alüminyum geri dönüşümü, ekonomik faydalar da sunar. Geri dönüşüm sektörü, iş fırsatları ve istihdam yaratma potansiyeline sahiptir. Geri dönüştürülen alüminyum malzemeler, yeni ürünlerin üretiminde kullanılarak ekonomik gelişime katkıda bulunur. Enerji Tasarrufu Alüminyum geri dönüşümü ile enerji tasarrufu sağlanabilir. Çünkü alüminyum üretiminde oldukça yoğun enerji harcanır. Ancak üretim sürecinde geri dönüştürülmüş alüminyum kullanımı artırılarak %95’e kadar enerji tasarrufu sağlanabilir. Bu, elektrik tüketiminin azalması ve sera gazı emisyonlarının düşmesi anlamına gelir.

event-thumb

Avrupa Yeşil Mutabakatı 2050 yılına kadar net sera gazı emisyonlarının sıfıra indirilmesi ve ekonomik açıdan büyümeye gidilmesi hedeflerini kapsayan bir plandır. Bu hedeflerin gerçekleşebilmesi ve sürdürülebilir bir dünyaya sahip olabilmek için küresel çapta çalışmaların artırılması gerekmektedir. Ekonomi, bütün dünyada geri döndürülemez zararlara sebep olmaktadır. İnsanların dünyadaki yaşayış alışkanlıkları ile atılan her adım ve gerçekleştirilen her işlem, yaşamımız için en önemli olan unsuru göz ardı ederek yaralamaktadır. Gözden kaçırılan bu önemli unsur doğadır. Doğal kaynakların tükenmeye devam etmesi ile sera gazlarının salınımının artması ve iklim değişikliğinin olumsuz sonuçları yaşadığımız dünyayı tahrip etmektedir. Bu tahribata engel olmak ve doğal kaynakları korumak için geri dönüşüm hakkında bilgi edinilmesi ve bu konuya önem verilmesi gerekmektedir. Yenilenebilir ve geri dönüştürülebilir sistemler kurmak ve sera gazı salınımının önüne geçerek emisyon oranlarını 2050 yılından sonrasında sıfırlamak için en önemli adım ise Avrupa Yeşil Mutabakatı’dır. AB Yeşil Mutabakatı (Green Deal), Avrupa Birliği ülkelerinin hazırladığı bir stratejidir. Daha temiz ve yaşanabilir bir gelecek için ve yeni nesillere daha güzel bir dünya bırakmak için atılan bir adımdır. 2050 yılında kadar tüm dünyada eş zamanlı olarak ekonomik büyümeyi sağlamayı ve sera gazı emisyonunu sıfırlamayı içeren AB Yeşil Enerji Mutabakatı, bir büyüme planıdır. Tahmin edilenlere göre bu mutabakat sonucunda emisyonun azalacağı ve yeni iş sahalarının yaratılacağı söylenmektedir. İnsan yaşamının kalitesini artırma hedefi ile gerçekleştirilen bu mutabakat, uluslararası yeni bir sistem kurmaktadır. AB Yeşil Mutabakatı’nın 7 stratejisi aşağıdaki gibidir. • Tarladan Sofraya • Temiz Enerji • Sürdürülebilir Sanayi • Kirliliğin Ortadan Kaldırılması • İnşaat ve Renovasyon • Biyoçeşitlilik • Sürdürülebilir Hareket Bu stratejilerin her sektörde uygulanarak 2050 yılına kadar beklenen hedefe ulaşılması öngörülmektedir. Avrupa Yeşil Mutabakatı, yapılması gereken girişimler hakkında şu şekilde bilgi vermektedir. • Sanayinin yenilenmesine destek olmak • Çevre dostu teknolojilere yatırım yapmak • Enerji sektörünü karbonsuz hale getirmek • Evrensel çevre standartlarını geliştirmeye yönelik uluslararası ortaklarla çalışmak • Özel araçlarda ve toplu taşıma araçlarında daha temiz, ekonomik ve sağlıklı teknikler kullanmak • Yaşam alanlarının ve yapıların daha enerji verimli olmalarını sağlamak

event-thumb

Alüminyum, farklı sektörlerde üretimde sıklıkla tercih edilen malzemelerden biridir. Bu nedenle alüminyum geri dönüşümü; doğal kaynakları korumak, enerji tasarrufu ve çevresel sürdürülebilirliği sağlamak açısından son derece önemli bir konudur. Alüminyum geri dönüşümü, kullanılmış veya atık alüminyum malzemelerin toplanması, işlenmesi ve tekrar üretimde kullanılması sürecidir. Alüminyum; gıda, teneke kutular, alüminyum folyolar, ambalaj malzemeleri, otomobil parçaları ve yapı malzemeleri gibi çeşitli sektörlerde tercih edilen malzemeler arasında yer alır. Bu durum, alüminyum geri dönüşümünün önemini artırır. Alüminyum Geri Dönüşümü Nasıl Yapılır? Alüminyum geri dönüşüm firmaları aracılığıyla geri dönüştürülebilir metallerden biridir. Alüminyum geri dönüşüm süreci, alüminyum malzemenin değerinin korunarak doğal kaynakların tasarruflu bir şekilde kullanılmasına imkân tanır. Geri dönüştürülebilir bir metal olan alüminyum, bu sebeple pek çok sektörde tercih edilir. Geri dönüşüm tesislerinde gerçekleştirilen alüminyum geri dönüşümü işleminde yaygın olarak şu adımlar takip edilir: • Kullanılmış alüminyum malzemeler; belediyeler, geri dönüşüm tesisleri, atık toplama şirketleri veya özel geri dönüşüm firmaları tarafından toplanır. • Toplanan alüminyum malzemeler, türlerine göre alaşımlarına göre ayrılarak sınıflandırılır. • Sınıflandırılan alüminyum malzemeler, işleme tesislerinde fiziksel veya kimyasal yöntemlerle temizlenir, ezilir veya eritilir. Bu aşama, alüminyumun işlenebilir hale gelmesini sağlar. • Yeniden işlenebilir hale getirilen alüminyum malzemeler, yüksek sıcaklıkta eritilir. Alüminyum geri dönüşüm makineleri ile alüminyumun saf metal formuna dönüştürülmesi için gereken rafinasyon işlemi gerçekleştirilir. Bu işlem ile elde edilen alüminyum metal, yeni ürünlerin üretiminde kullanılmak üzere depolanır. • Saf alüminyum metal, yeni ürünlerin üretiminde kullanılarak geri dönüştürülmüş alüminyum ürünleri oluşturulur. Alüminyum Geri Dönüşümü Neden Önemlidir? Alüminyum geri dönüşümü, sürdürülebilir bir döngü oluşturarak alüminyumun kaynakların daha verimli bir şekilde kullanılmasını sağlar. Alüminyum geri dönüşüm süreci; doğal kaynakların korunması, enerji tasarrufu, atık azaltma ve çevresel sürdürülebilirliğin sağlanması gibi birçok avantaj sunar. Doğal Kaynakların Korunması Alüminyum geri dönüşümü, doğal kaynakların korunmasında büyük bir rol oynar. Alüminyum üretiminde kullanılan ham maddeler, bauxit adı verilen bir cevherden elde edilir. Bu cevherin aşırı kullanılması; toprak erozyonuna, habitat kaybına ve su kirliliğine yol açabilir. Ancak alüminyum geri dönüşümü sayesinde, doğal kaynakların tüketiminin önüne geçilebilir. Atık Miktarının Azaltılması Alüminyum geri dönüşümü, atık miktarının azaltılmasına yardımcı olur. Geri dönüşüm sayesinde kullanılmış alüminyum malzemeler tekrar işlenerek yeni ürünlere dönüştürülür. Bu, atık miktarının azalmasına ve çöplüklerdeki doluluk oranlarının düşmesine katkıda bulunur. Aynı zamanda atık yönetimi sorununu da hafifletir. Çevresel Sürdürülebilirliğin Sağlanması Alüminyum geri dönüşüm işlemi, çevresel sürdürülebilirliğin artmasına destek olur. Alüminyum geri dönüşümü sayesinde kaynakların verimli bir şekilde kullanılarak gelecek nesiller için sürdürülebilir bir çevre yaratılabilir. Ekonomik Faydalar Alüminyum geri dönüşümü, ekonomik faydalar da sunar. Geri dönüşüm sektörü, iş fırsatları ve istihdam yaratma potansiyeline sahiptir. Geri dönüştürülen alüminyum malzemeler, yeni ürünlerin üretiminde kullanılarak ekonomik gelişime katkıda bulunur. Enerji Tasarrufu Alüminyum geri dönüşümü ile enerji tasarrufu sağlanabilir. Çünkü alüminyum üretiminde oldukça yoğun enerji harcanır. Ancak üretim sürecinde geri dönüştürülmüş alüminyum kullanımı artırılarak %95’e kadar enerji tasarrufu sağlanabilir. Bu, elektrik tüketiminin azalması ve sera gazı emisyonlarının düşmesi anlamına gelir.